Sri Lanka’da, tarihinin en kötü ekonomik krizi olarak tanımlanan çöküşün ardından milyonlarca insan sokaklarda. Eylemlerde 8 kişi yaşamını yitirdi, 200’den fazla kişi yaralandı.
Yoksulluğa karşı sokaklarda olan halk, ekonomik krizden sorumlu tuttukları iktidar partisinin üyelerine ait araç ve evleri ateşe veriyor. Son olarak halk, başbakanın aracını denize attı.
Başbakan Mahinda Rajapaksa, adanın 1948’de İngiltere’den bağımsızlığını kazanmasından bu yana yaşadığı en kötü ekonomik kriz sonrası görevinden istifa etti. Ancak kardeşi Gotabaya Rajapaksa devlet başkanlığı görevinden istifa etmeyi reddediyor.
Tüketim ürünlerinde fiyatların artışı ve ortaya çıkan kıtlık sebebiyle, Nisan ayı başlarında başkent Kolombo’da protestolar alevlendi ve büyüyerek ülke geneline yayıldı. Gıda fiyatları 2021’in sonlarında yükselmeye başlamış ve gıda fiyatlarında yüzde 30’dan fazla artış gerçekleşmişti. Ülkede ayrıca akaryakıt sıkıntısının ve elektrik kesintilerinin de gerçekleştiği kaydedildi.
Sri Lanka’daki kriz nereden kaynaklanıyor?
Sri Lanka’da ekonomik krizin kaynağı, döviz rezervlerinin neredeyse kurumuş olması. Büyük ölçüde ithalata bağımlı olan ülke, artık temel gıda ve yakıt için ödeme yapamıyor. Sri Lanka uzun süredir yanlış yatırımlar, iç pazarda ürünlerin değerlendirilmemesi, dışa bağımlılık ve artan dış borç sebebiyle köşeye sıkışmış vaziyette. Verilere göre Sri Lanka, her yıl ihraç ettiğinden 3 milyar dolar daha fazlasını ithal ediyor.
Hükümetse, Sri Lanka’nın en büyük döviz kazananlarından biri olan turizm ticaretini neredeyse tamamen öldüren Covid-19 pandemisini suçluyor.
Rajapaksa hükümeti 2019’da göreve başladıktan hemen sonra yürürlüğe koyduğu derin vergi indirimleriyle ülkenin dışa bağımlı ekonomik yapısını daha da kötü bir hale soktu.
Çin ve Hindistan, Hindistan’ın güney ucunda yer alan ve 22 milyonluk nüfusuyla stratejik olarak konumlanmış bir ada olan Sri Lanka’yı etkisi altına almak için uzun bir süredir mücadele içinde. Sri Lanka ayrıca bir yardım paketi için IMF’yle de görüşmelere devam ediyor.
Hindistan bu yıl içerisinde Sri Lanka’ya 3,5 milyar doların üzerinde destek verdiğini açıkladı. Çin ise Sri Lanka’nın borçlarını yapılandırmayı kabul etti.
Hükümetin finansmanı ve büyük dış borçları ödeyememesinden dolayı kredi derecelendirme kuruluşları, 2020’den itibaren Sri Lanka’nın kredi notunu düşürdü ve sonunda ülkeyi uluslararası finans piyasalarının dışında tuttuklarını açıkladılar.
Reuters’in haberine göre, devam eden protestolar sebebiyle IMF, Sri Lanka’nın kurtarma paketi kararını erteleyebilir.
Guardian’da Türkiye vurgulu Sri Lanka yazısı
İngiliz The Guardian gazetesinde Larry Elliott imzasıyla çıkan yazıda, “Gelişmiş ülkelerin ekonomik çöküş sürecinde ilk düşen domino taşının Sri Lanka yerine Türkiye olması bekleniyordu” denildi.
Birleşmiş Milletler (BM) Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) verilerine göre, dünyada söz konusu krizlerin en az birinden etkilenen toplam 107 ülkenin olduğu kaydedilen yazıda, ekonomik çöküş sürecinde “ilk düşen domino taşı”nın Türkiye olmasının beklenmesine karşın, ilk taşın Sri Lanka olduğu belirtildi. Yazıda, “Türkiye, yıllık yüzde 70 enflasyon oranına karşın hâlâ ayakta. Tehdit altında olan diğer ülkelerin aksine Türkiye kendi halkını besleyebiliyor” denildi.
Yazıda, hali hazırda borç krizi yaşayan gelişmekte olan ülkelerin, Ukrayna’daki savaşla birlikte krizi daha da derin hissetmeye başladığı belirtildi.