in ,

Yazar ve Şair Ali Şeker’in “Yaz Yaprağı” yapıtı üzerine

Eleştiri

Ali Şeker Yaz Yaprağı

Şiir dünyası onu kalemi güçlü bir şair olarak tanıyor. Bizim okur çevresi ise şiirinin yanı sıra aynı zamanda edebi denemelerin ustası olarak biliyor. Çalışkan ve üretken kalemin yeni yapıtı şiirlerinden (aforizmalar) ve denemelerinden oluşuyor. Sonunda birkaç söyleşi de var. Şiir değerlendirmediğimi dahası değerlendiremediğimi daha önce orada burada söylemiştim sanırım. Bunun şiire olan mükemmelliyetçi saplantımla ilgili olduğunu belirtmeliyim. O edebiyatın en tepesinde ve en zoru bence. Yazmayı ve eleştirmeyi kendi adıma zor bir uğraşı olarak değerlendiriyorum. Kimselere bu yüzden haksızlık yapmak istemem.

Yazar ve Şair Ali Şeker bu son yapıtında yine biri diğerinden zengin satırlarıyla alıp bizleri bambaşka diyarlara götürüyor. Karanlık ve kötümser günlerin dünyanın en ücra köşesine kadar etkisini ve gücünü gösterdiği böylesi günlerde yazar ve şairin ürettikleriyle sonu gelmez yolculuklara çıkarız. Bu zihinsel seyahatlerde neler, kimler, hangi imgeler bize eşlik eder şaşırır, sevinir, yer yer hüzünlenir, kızıp öfkelenir, sevinir, binbir değişik ruh hallerine bulaşabilirsiniz.

Yazarlar yazılarından öyle kolay kolay kopmazlar, kopamazlar. Oysa ustalığa giden yol aynen suya yazılan satırlar gibidir. İyilik yap denize at misali. Hacimli, çaplı bir o kadar derin kitap bir çok kalem erbabının yaptığı gibi “aman ha yazdıklarım boşa gitmesin” acemiliğini de çağrıştırmıyor değil. Zira üstat dahası kitap sağda solda bulduğu her yazısını yapıta eklemiş gibi eğreti duruyor. Bu ve benzer anlayışların ufkumuzu daralttığını savunanlardanım. En güzel yapıt henüz yazılmamış olandır diyenler tam da bu yüzden baskın ve haklılar. Yazarın satırlarının bence hiçbir sorunu yok. Bu kaygısı yersiz zira hayatın birebir içerisinden, doğal gerçekliğinden gelen yazı damarıyla donanımlı kalem ustası yer yer emekli öğretmenler benzeri ders vermiyor değil. Çok boyutlu sıkılmadan defalarca döne dolaşa okunacak satırlar her yeni konuda ayrı bir heyecan ve tat veriyor.

Karmaşık, karanlık ve zor süreçlerden geçiyoruz. Dönemin ruhu her ne kadar bilinmezlikler içerse de, tam da böylesi dönemlerde ihtiyaç duyulan güçlü ve parıltılı ışıklar en başta yazarlar ve şairler olmak üzere sanatçılardan gelir, gelmelidir. Bu anlamda hâlâ o biçim umut var. Şüphesiz insan hayatı inişli çıkışlı, anlaşılması zor tarifleri içerir. “Yaz Yaprağı” bu anlamda kavga, felsefe, isyan, bilgelik, sorup anlamaya çalışan, sorgulatan en çok da aydınlatan, ısı ve ışık veren ifadelerle yüklü. Bu anlamda kişisel tavsiyem öyle hemen birden başlayıp bitireyim diyerek esere başlamayın. Hergün ayrı bir ilham, enerji, tat, kısaca keyif alabileceğinizi bilerek yudumlayın yapıtı derim. Pişman olmayacaksınız.

Nice değerin ayaklar altına alındığı böylesi dönemlerde şairlere bakın, yazarların kalemlerinden dökülenleri irdeleyin, inceleyin Ali Şeker gibi gönlü ve kalbi insan için, insanlık için atan aydınlara denk gelirsiniz. Hayat sorular, sorgulamalar üzerinde kurulup şekillenmiş değil mi? Bu soruları da entelektüeller sormayıp da kim soracak, politikacılar mı, din adamları mı, para kazanma hırsıyla yanıp tutuşan iş dünyası mı? Çakma sanatçı bozuntuları mı?

Yazar ve Şair Ali Şeker‚in “Yaz Yaprağı” ne kadar amatör izler taşırsa taşısın bence ustanın olgunluk aşamasına tekabül ediyor. Bu anlamda satırların üzerimizde bıraktıkları etkiler zengin içeriklerle dopdolu. Hayatı, insanı, çocuğu, doğayı, bilgiyi anlamak, anlatmak isteyenlerin ellerinden kolay kolay bırakamayacakları, öyle kolay kolay unutmayacakları zamanın ötesine sarkmaya aday nadir yapıtlardan biri.

Edebiyat karın doyurmaz diyenlerin ne kadar haklı veya haksız olduklarını bilmem ama bildiğim ciddi ve nitelikli yapıtların zihinsel açlığımızı doyurmaya yettikleri. Bunların içerisinde anı güzelleştirip şenlendiren olduğu kadar, aynen bu çalışmadaki gibi her daim döne dolaşa okunup tat ve keyif alınacak nice nüveler yüklü, çok katmanlı ve boyutlu, hazmi kolay ve ani olmayan, soran ve sorgulatan tarzlar da mümkün. Hiç bitmesini istemeyeceğiniz türden nadir çalışmalardan biri. Sadece tavsiye edilir.

26.08.2021

What do you think?

10k Points
Upvote Downvote

Nefret suçları ve ayrımcılığı önleyin

Drohungen und Gewalt gegen Journalisten