Eğitim, Araştırma ve Teknoloji Değerlendirme Komitesi üyesi Marlene Schönberger ve kültür politikası sözcüsü Erhard Grundl 8 Mayıs vesilesiyle şu açıklamayı yaptılar:
8 Mayıs, Müttefiklerin Nazi Almanya’sına karşı kazandığı zaferin günüdür. Bu zafer, örneğin ölüm kamplarından kurtarılan sayısız insanın hayatını kurtarmıştır. Bunun için Müttefiklere derin minnettarlık duyuyoruz. Bugün, Nasyonal Sosyalist terör saltanatının ve milyonlarca insanın hedef gözetilerek öldürülmesinin, zulme uğramasının ve haklarından mahrum bırakılmasının sona erdiği gündür. Ancak Şoa’nın akıl almaz dehşeti ve travmaları sona ermemiştir. Bugün de etkileri devam etmektedir. Alman toplumunda antisemitizmin ve sağcı ideolojilerin hala var olduğunun farkında olmalıyız. Bu nedenle Almanlar olarak Alman suçluluğuyla yüzleşmeye devam etme sorumluluğunu taşıyoruz. Bu süreç sona ermemelidir ve ermeyecektir. Aksine, işlenen suçun pek çok yönü karanlıkta kalmaya devam etmektedir.
Çeşitli araştırmalar, Nasyonal Sosyalist suçlarla toplumsal yüzleşmede boşluklar ve sorunlar olduğunu ortaya koymaktadır. Örneğin MEMO’nun güncel araştırması, aile geleneğinde tarih algısının çarpıtılmaya devam ettiği sonucuna varıyor. Gençlerin yaklaşık yarısı, kendi ailelerinin Nasyonal Sosyalist dönemdeki geçmişi hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyor. Kişinin kendi atalarının direnişte yer aldığı varsayımı yaygındır. Gerçekte ise bu çok nadiren doğrudur. Anıtlara yönelik saldırılar da giderek artıyor: Sadece son beş yılda Berlin ve Brandenburg’da Nasyonal Sosyalizm kurbanları için yapılan anıtlara yönelik yaklaşık 100 saldırı belgelenmiştir. Anıtlar sloganlarla karalanıyor, boyalarla tahrif ediliyor ve insafsızca tahrip ediliyor.
Dolayısıyla ritüelleşmiş bir „bir daha asla“ yeterli değildir. Bugün bize tüm antisemitizm, ırkçılık ve diğer grup temelli düşmanlık biçimlerine karşı durma sorumluluğumuzu hatırlatmaktadır. Kendi aile geçmişimizle yüzleşmek de bunun bir parçasıdır.
Screenshot: gruene-bundestag.de