Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2022’de evlenen çift sayısı kayıtlara 574 bin 358 olarak geçerken, boşanan çiftlerin ise 180 bin 954’e ulaştığı görüldü. Ailenin kurulması kadar çiftlerin ayrılmasının da sağlıklı verilmiş bir kararla olabileceğinin altını çizen Mil Hukuk Bürosu Kurucu Ortağı ve Boşanma Avukatı Bilgehan Utku, boşanma sürecini hukuksal çerçevede incelerken, özellikle tek taraflı boşanmalarda durum ispatı sayılabilecek çıktılar hakkında bilgi verdi.
Boşanmaların yasal düzlemde her zaman kolay olmayacağını ve maddi kaygıların yanı sıra zaman zaman güvenlik endişesinin de ortaya çıkabileceğini söyleyen Av. Bilgehan Utku, “Maddi sorunlar, sadakatsizlik, madde bağımlılığı, çiftlerden birinin çocuk ya da çocuklarına daha az vakit ayırması, şiddet ve benzeri sebeplerden başlayan boşanma davalarında taraflar birbiriyle ilgili iddiaları kanıtlamak durumunda. Öte yandan kullanılacak her bir delilin yasal yollardan elde edilmiş olması gerekiyor” dedi.
“Zina sebebiyle boşanmalarda telefon kayıtları ve mesajlar kritik öneme sahip”
Casus yazılım kullanarak eşinin telefonunu dinleyenlerin, bu yolla aldığı verilerin, hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmesinden dolayı hükme esas olmayacağını söyleyen Mil Hukuk Bürosu Kurucu Ortağı ve Boşanma Avukatı Bilgehan Utku, “Aynı şekilde herhangi bir ortama yerleştireceğiniz gizli ses kayıt cihazında kaydettiğiniz ispatların da hukuk nezdinde hiçbir hükmü bulunmuyor. Ancak telekomünikasyon şirketinden alacağınız telefon görüşmesi dökümleri ve mesaj uygulamalarındaki konuşmalar delil olarak kullanılabilir. Özellikle zina sebebiyle boşanan çiftlerde deliller çok önemli olmakla birlikte bu tür davalarda telefon kayıtları ile mesajlar kritik bir öneme sahiptir. Taraflardan biri telefon ve mesaj kayıtlarını talep ederse, mahkeme telekomünikasyon şirketlerinden telefon döküm kayıtlarını isteyip buna göre karar verebilir” ifadelerini kullandı.
“Anlaşmalı boşanmalarda dava tek celsede sonlanır”
Çekişmeli davaların hem süreci uzattığını hem de zorlaştırdığını belirten Boşanma Avukatı Bilgehan Utku, “Boşanma davaları anlaşmalı ve çekişmeli şeklinde ikiye ayrılıyor. Çiftler kendi aralarında anlaştıysa, profesyonel bir avukat protokol sözleşmesi hazırlıyor. Tarafların birbirinden talepleri, mal paylaşımları, varsa çocukların velayeti gibi konular detaylandırılıyor. Anlaşmalı davalar genelde tek celsede sona eriyor. Şiddetli geçimsizlik, yani evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebiyle açılan davalarda da eşlerin birbirine maddi, manevi zarar vermemesi için yine ortak bir paydada buluşması çok önemli. Aksi takdirde çekişmeli boşanma davası açmak zorunda kalınıyor. Bu boşanma davaları, evliliğin artık eşler için tahammül edilemez hale geldiğini gösteren, kişilerin artık yeni hayat kurmaya odaklandıkları bir süreçtir aslında. Dolayısıyla sürecin sağlıklı bir şekilde bitmesi için doğru bir iletişim kurulması şart” şeklinde konuştu.