Ayça Okay küratörlüğünde gerçekleşen Kolektif İyileşme, uluslararası ölçekte üreten sanatçıların yapıtlarının yer aldığı serginin yanı sıra söyleşiler, atölye ve deneyim buluşmalarını içeren katılımcı bir kamusal programı da kapsıyor. Mina’nın Çocukları, Kolektif İyileşme ile depremden barınma ve eğitime erişim sorunu yaşayan üniversiteli genç kadınlara da sergi süresince yapılan bağışlarla destek olacak.
Hayata geçirdiği projelerde güncel toplumsal sorunları odağına alan ve kolektif bilince katkı sağlamayı misyon edinen Mina’nın Çocukları Projesi üç yıldır kamu ile buluşturduğu Bodrum- Kolektif “Hafıza”, Trabzon -Kolektif “Yansıma” projelerinden sonra TÜKD İstanbul Şubesi’nin ve İBB’nin Cumhuriyet’in 100. Yılı Projeleri arasında yer alan Kolektif “İyileşme” ile 1-31 Mart tarihleri arasında Metrohan’da İstanbullularla buluşacak. Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği İstanbul Şubesi’nin bünyesindeki Mina’nın Çocukları Projesi, Kolektif “İyileşme” sergisi ve paralel etkinlik serisi boyunca yapılacak bağışları depremden etkilenen üniversiteli genç kadınların barınma sorununu çözmek ve eğitimlerinin sürdürülmesinde burs olarak kullanacak. Güncel problematiklere ışık tutmak ve kamuoyu oluşturmak için çağdaş sanatı uzlaşma aracı olarak benimseyen Mina’nın Çocukları Projesi, Kolektif “İyileşme”de küratör Ayça Okay; kriz dönemlerinde sanat alanlarının ve üretiminin işlevselliğini de tartışmaya açmayı hedefleyerek, Metrohan’ın çok bölümlü mimari yapısını bir iyileşme merkezi olarak tasarladı.
Araştırma temelli projenin bir yıla dayanan hazırlık sürecinde kadınların yaşadığı güncel problematikleri odağına alan sergi ve kamusal program yaşanan afetten sonra Mina’nın Çocukları Projesi, depremden etkilenen genç üniversite öğrencisi kadınların barınma ve eğitime erişilebilirliğine destek olmak uzun vadeli, sürdürülebilir bir destek sistemi oluşturmak için çağdaş sanat aracılığı ile sesini duyurmayı hedefliyor.
Metrohan’dan “İyileşme” sesleri yükselecek
İstanbul’un geçmişine tanıklık etmiş bir hafıza mekanı olan ve kitlelerin buluşma noktasındaki Metrohan, Kolektif İyileşme’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü de içine alan bir ay boyunca iyileşmenin yollarının aranacağı tartışmalara, toplumun farklı katmanlarını ilgilendiren toplumsal cinsiyet eşitsizliği, farkındalık yaratma, travmaların iyileştirilmesi vb konuların tartışılacağı bir merkez olacak. Ayça Okay küratörlüğünü üstlendiği sergide 19 ulusal ve uluslararası sanatçıların yapıtları ile “Kadını” merkezine alan sorunlara dikkat çekecek. Paralel etkinlik serisinde ise meditatif ses deneyimleri, söyleşiler, arşiv çalışmaları, psikopatolojik analiz yapan girişimler İstanbullular ile buluşacak.
Temelinde Mina Başaran bursunda yer alan genç kızlara yetkinlik kazandırarak, merak ve hayatsal görüşlerin tohumların atıldığı 10-14 yaş aralığında ihtiyaç sahibi çocukların geleceğin güçlü, örnek bireyler olabilmesi için ışık tutmayı amaçlayan bir sosyal sorumluluk projesi olan Mina’nın Çocukları, bu kez yaşanan depremde eğitime ulaşmada ve barınma sorun yaşayan üniversiteli genç kadınlara da yapılan bağışlarla destek olacak.
Kolektif “İyileşme” Sergisinin kamusal programının tasarlanmasında vernaküler mimarisiyle dünyaca tanınan Etiopya’nın Modern Müzesi ZOMA, TÜRKONFED, Baltaş Gurup, TÜKD, Endeavor, Mindfullnes Institute, Meditopia katkıda bulunuyor.
Kolektif İyileşme’de; Hoda Tawakol, Alicia Framis,Mehtap Baydu,Saelia Aparicio, Silva Bingaz, Roslyn Orlando, Neriman Polat, Nancy Atakan, İnci Eviner, Nergiz Yeşil, Büşra Çeğil, Lara Ögel, Zeyno Pekünlü, Deniz Hartık, Leyla Emadi, Leyla Gediz, MADEYOULOOK gibi sanatçıların yanı sıra; Julia Stoschek Koleksiyonu’ndan Tracey Emin’e ait video ile İstanbul Oyuncak Müzesi Koleksiyonu’ndan oyuncaklar yer alıyor.Ayrıca Kolektif İyileşme merkezi olarak tasarlanan mekanda izleyiciler yapay zeka temelli oluşturulan Sigmund Freud “bot”u Character AI girişimi ile psikoterapi seansı deneyimleyebilecekler.
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin iş birliği ile İstanbul’da bir ay boyunca ziyaretçilerini ağırlayacak Mina’nın Çocukları Projesi, Kolektif İyileşme Sergi ve paralel etkinlik serisinin açılışı 1 Mart’ta yapılacak. Sergi ve paralel etkinlikler pazartesi hariç 10.00-19.00 saatleri arasında kamunun ziyaretine açık olacak.
Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği (TÜKD) 19 Aralık 1949 yılında Ankara’da, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk ve öncü üniversite mezunları Süreyya Ağaoğlu, Sara Akdik, Şevket Fazıla Giz, Pakize Tarzi gibi birbirinden değerli eğitimli ve çağdaş kadınlar tarafından temelleri atılan Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği, bugün Türkiye genelinde 26 farklı şubesi olan, ülkemizin en köklü kadın kuruluşlarından biridir. TÜKD İstanbul Şubesi, üniversite öğrencisi genç kadınların, yarının eğitimli, başarılı ve topluma faydalı bireyleri olabilmeleri için alanında uzman kişilerden eğitimler almalarını, dernek bünyesinde gönüllü eğitmenler tarafından verilen İngilizce ve Fransızca dil derslerinin yanı sıra opera, bale, tiyatro, müze ve çeşitli sergilere katılarak bütünsel bir gelişim göstermeleri adına onların karar mekanizmalarında eşit temsil, ekonomik bağımsızlık, nitelikli ve donanımlı genç kadınlar olarak yaşam alanlarının her noktasında kendilerini var edebilmelerinin yanı sıra İstanbul Şubesi çatısı altında yürütülen sosyal sorumluluk projelerinde üniversite öğrencilerinin gönüllü çalışmalarını sağlayarak sosyal sorumluluk bilinçlerinin de gelişmesine katkı sunmaktadır.