Ali Kemal Hüseyin
Sivas’ta 2 Temmuz 1993’te 33 aydının yakılarak katledildiği Madımak katliamının firari sanıklarının yargılandığı davada mahkeme, Milli İstihbarat Teşkilatı’ndan (MİT) bilgi istenmesi ve siyasi sorumluların dinlenmesi talebini ‘karara etkisi olmayacağı’ gerekçesiyle reddetti. Mahkeme, daha önceki duruşmalarda da dönemin başbakanı Tansu Çiller’in, dönemin Emniyet genel müdürü Mehmet Ağar ve dönemin MİT müsteşarı Sönmez Köksal’ın tanık olarak dinlenmesi talebini aynı gerekçeyle reddetmişti.
Sivas’taki Madımak Oteli’nde 2 Temmuz 1993’te 33 aydının yakılarak katledilmesiyle ilgili firari sanıklar Murat Sonkur, Eren Ceylan ve Murat Karataş’ın yargılandığı davanın 27’nci duruşması bugün Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmayı takip etmek için CHP Ankara Milletvekili Servet Ünsal, HDP Milletvekili Zeynel Özen, Ankara Barosu’nun istifa eden başkanı Kemal Koranel ve Alevi hak örgütlerinden temsilciler de mahkeme salonundaydı.
Savcılık talebe yanıt vermedi
Diken’den Canan Coşkun’un haberine göre; katliamda kardeşini kaybeden Hüseyin Karababa, duruşmada söz alarak katliamı azmettiren ve yıllarca Fransa’da sanılarak arandıktan sonra 11 Temmuz 2011’de Sivas’ta öldüğü bildirilen Cafer Erçakmak’ın öldüğüne inanmadıkların söyledi. Erçakmak’ın mezarının açılması için Sivas başsavcılığına başvuruda bulunduklarını hatırlatan Karababa, savcılığın bu talebe henüz yanıt vermediğini söyledi.
“MİT’ten bilgi talep edilsin”
Karababa’nın avukatı Coşkun Özgür Piroğlu da, web sitelerinde Erçakmak’a ait olduğu belirtilen ölü fotoğrafının Erçakmak’a benzemediğini söyledi. Erçakmak’ın ‘korunup kollandığını‘ savunan Piroğlu, onun hayatta olduğunu öne sürdü. Piroğlu, Almanya’nın firari sanıkları iade etmediğini belirterek, davayı Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşıyacakları için MİT’e yazı yazılarak katliamla ilgili bilgilerin istenmesini talep etti.
“Siyasi uzantı ortaya koyulmazsa…”
Dava avukatlarından Hüsniye Şimşek de şunları söyledi: “Suç tarihinde ülkeyi yöneten kişilerin beyanı alınmadıkça, katliamın siyasi uzantısı ortaya koyulmadıkça gerçek ortaya çıkmayacaktır. Gerçekler ortaya çıkmadıkça toplumsal katliamın devam edeceğini düşünüyoruz. Mahkemenin siyasi sorumluların beyanlarına başvurması gerekiyor.”
Mahkeme, firari sanıklar hakkında çıkarılan tutuklama amaçlı yakalama kararının devamına karar verdi. Madımak katliamıyla ilgili MİT’ten bilgi istenmesi ve siyasi sorumluların dinlenmesi talebini de reddeden mahkeme, bir sonraki duruşmanın 22 Haziran saat 14:00’te görülmesine hükmetti.
Gizlice defnedilmişti
Katliamın azmettiricisi olan ve yıllarca Fransa’da sanılarak aranan sanık Cafer Erçakmak’ın 11 Temmuz 2011’de Sivas’ta öldüğü bildirilmişti. Erçakmak’ın ölümünü gizemli hale getirense, Erçakmak’ın cenazesinin Sivas Mezarlıklar Müdürü Cemal Karaca tarafından savcılığa haber vermeden gizlice defnedilmesi ve defin sırasında polislerin de orada bulunmasıydı. Karaca da bu olaydan sonra Sivas belediye başkanı başdanışmanlığına getirilmişti.
Madımak davası avukatlarından Şenal Sarıhan’ın başvurusu üzerine Erçakmak’a ait olduğu belirtilen mezar açılarak kimlik tespiti için gerekli örnekler alınmıştı. İnceleme sonucunda mezarda bulunan cenazenin yüzde 99 oranında Erçakmak’a ait olduğu belirtilmişti.
