Ali Kemal Hüseyin
HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir son günlerde cezaevlerinde artan işkence vakalarını ve kötü muameleleri ANF’ye değerlendirdi.
Son dönemlerde cezaevlerine yönelik özgün bir politika geliştirildiğini kaydeden Taşdemir, kötü muamele ve hak ihlalleri konusunda ciddi bir artışın olduğunu ifade etti.
CEZAEVLERİ ÖZEL ŞİRKETLER HALİNE GETİRİLDİ
Bunun iktidarın mevcut milliyetçi inkârcı politikalarıyla bağlantılı bir durum olduğunu kaydeden Taşdemir, şöyle konuştu:
“Kendisine karşı çıkan herkesi talimatlı yargının aracılığıyla cezaevine atıyorlar. Dışarıda başaramadığı politikalarını cezaevinde uygulamaya çalışıyorlar. Sudan sebeplerle infazlar yakılıyor, ayakta sayım vermemek, iç görüş, spor, mektup, kitap gibi kazanımlar bir kez daha gasp edilmek isteniyor. Çıplak arama dayatılıyor. Cezaevleri özel şirketler haline getirildi. İnsanlardan elektrik, yemek, su, parası alınıyor. Bütün her şey para ile yaptırılıyor. Tutsaklar açlıkla terbiye edilmek isteniyor. A Takımı dedikleri milliyetçi, ırkçı ekipler cezaevlerinde görevlendirildi. Patnos’ta kampüs cezaevleri var. Sayılar çok kalabalık. Iğdır S tipinde başka bir yönelik söz konusu, tek kişilik hücreler var. Normalde sadece ağırlaştırılmış müebbetlerin burada tutulacağı sözlenirken tutuklular bile tek hücreli cezaevlerine konuluyor.”
CEZAEVLERİNDE MUHATAP YOK
Patnos bulunan cezaevlerinde çok ciddi baskı uygulandığını kaydeden Taşdemir, şöyle devam etti: “Geçen hafta siyasi bir tutuklu ailesine kendilerine yönelik saldırının olduğunu, darp edildiklerini duyurdu. Biz hem Iğdır, Patnos ve Van’da yaşanan sıkıntılar üzerine İHD’nin de olduğu bir heyet gönderdik. Maalesef Patnos cezaevinde bir muhatapsızlık var. Telefon açıp ulaşmaya çalışıyorum. Arkadaşlarımız cezaevine bile alınmadılar. Orada bir işkence var üstü örtülmek isteniyor.”
İŞKENCEYE SIFIR TOLERANS DEDİLER AMA…
Silivri’de toplu intihar etmek isteyen tutsakların olduğunu söyleyen Taşdemir, şöyle konuştu:
“Konuyu meclise taşıdık. AKP, işkenceye sıfır tolerans dedi ama Cumhuriyet tarihinin en yoğun işkencelerinden biri yaşanıyor. Önce inkâr ediyorlar ama sonra kalp krizi diyerek geçiştirmeye çalışıyorlar. Ferhan Yılmaz’ın şiddete uğradığını gördük. Bu açıdan şu anda cezaevleri çok hassas. Sistematik bir yönelik söz konusu. Kamuoyu ve toplumun çok daha duyarlı olması lazım. Bu iktidarlar şiddet dalgasını cezaevlerinden başlatırlar. Şiddet üretirler, toplumu teslim almak istiyorlar. Yoğun bir dayanışma içinde olmak gerekiyor. Çökertme planı dediler, her şeyi yaptılar. Baskı ve gözaltılarla biz bu meseleyi çözeriz, Kürtleri, kadınları, devrimcileri teslim alırız. Faşizmin en uçuk boyutları devreye konuldu. Ancak bunun karşısında direnen kadın ve toplum gerçekliği ortaya çıktı. 8 Mart ve 21 Mart’ta bunu gördük. Cezaevlerinde arkadaşlarımız mahkeme salonlarında direniyoruz, hükümetin faşizmini teşhir ediyor.” Şeklinde konuştu.
ANF
