Bingöl’ün Yayladere ilçesine bağlı Kürt ve Alevi köyü olan Herdif’te yaklaşık iki aydır yollar açılmıyor. Düzenli elektrik hizmeti de alamayan köylüler, “Herhangi bir ekipmanımız olmadan çıplak ellerle arızaya müdahale ettik. Köyümüz 1990’lı yıllarda yakılıp boşaltılmıştı şimdi de bilinçli şekilde elektriğimiz kesilmekte” iddiasında bulundu.
Doksanlı yıllarda çatışmalar sebebiyle zorla sürgün edilen Herdif (Çalıkağıl) köylüleri, yıllar sonra köylerine geri dönse de halen temel hizmetlerden faydalanamıyor. Kışın aylarca kapalı kalan yollar açılmazken, elektrik hizmeti de adeta çileye dönüştürülüyor.
Köylülerin elektrik kesintilerinden kaynaklı mağduriyeti yeni değil. Konuya ilişkin bilgi paylaşan Mustafa Tetik, 2016 yılında köye geri döndüğünü belirterek “Ben buraya yerleşmeden önce de kesintiler mevcuttu” diyerek yaşadıkları zorlukları PİRHA‘ya anlattı.
“ELEKTRİĞİ BİLİNÇLİ KESTİKLERİNİ İTİRAF ETTİLER”
Mustafa Tetik, yakın zamanda köylerine tam 7 gün boyunca elektrik verilmediğini belirterek şunları söyledi:
“1,5 aydır yollarımız da kapalı olduğu için ayrı bir zorluk çekiyoruz. Kış aylarında köyümüzün yolları aylarca kapalı oluyor. Çığ sebebiyle yolların açılmadığı söyleniyor ama ben geldiğimden bu yana bir çığla karşılaşmadım.
Elektriği de kasten kendileri kesmişler ve bunu da itiraf ettiler. Neden olduğunu ise bizler bilemiyoruz, anlam verebilmiş değiliz. Kesinti üzerine arkadaşlarla çıkıp, sanki görevimizmiş gibi gidip arızayı tespit etmeye çalıştık. Elektrik kontrol hattını kontrol ederek ilçeye kadar gittik. Bir pazar günüydü ve gördük ki bir panik söz konusu. Sürekli bizi arayıp ‘Neredesiniz, Hangi mevkidesiniz?’ diye sordular. Sonra biz sorunun olduğu bölgeye yaklaşınca ‘Aman oraya gelmeyin’ dediler. O anda biz de durumu anladık. Elektrik idaresinin ekibinden bir görevli, ‘Elektriği bizler kestik. Şimdi gelip elektriği vereceğiz’ dedi.
“BURALARI BOŞALTTIRMAK İSTİYORLAR”
Yayladere ilçesine bağlı Kürt ve Alevi köyü olan Herdif’teki köylüler, elektrik kesintisine sebep olan arızayı kendi imkanları dahilinde tamir ettiklerine de vurgu yaptı. “Ellerimizde herhangi bir ekipman da yok, tamamen çıplak ellerle gittik, müdahale ettik” diyen Tetik, konuşmasını şu cümlelerle sürdürdü:
“Şu anda köyde mevcut kalan yaklaşık 30 kişi var. Köyümüz 1990’lı yıllarda yakılıp boşaltıldı. Köy boşaltılmadan önce tarım da yapılıyormuş ancak şu anda sadece hayvancılık yapılabiliyor. Köyümüzün yolu dahi olmadığı için birtakım teşviklerden dahi yararlanamıyoruz.
Yakın zamanda kardeşim, bir iş kazasında yaralanmıştı. Yolların kapalı olması sebebiyle 14 km yürümek zorunda kaldık. Yaşanan sıkıntıları CİMER’e de bildirdim. Tam emin değilim ama sanki bizim yaşamımızı burada zorlaştırıp, köyden bizi caydırmak istiyorlar. Buraları boşalttırmak istiyorlar, diye tahmin ediyorum. Toplumun, kendi kültürü ve inancıyla bir arada yaşamamasını istemiyorlar gibi sorular kafamızda mevcut.”
“BURADAKİ İNSANLAR ÇOK ÇİLE ÇEKTİLER”
25 yıl İstanbul’da yaşadıktan sonra köyüne döndüğünü anlatan Mustafa Tetik, yaşadıkları mağduriyetin son bulması için köylülerle girişimlerinin süreceğini söyledi.
Tetik, “Şehirden köye dönüş yaparak burayı tekrar yaşama kavuşturmak gibi bir amacım vardı. 25 yıl İstanbul’da yaşadıktan sonra köyüme geri döndüm. Her daim yüzüm memleketime, bu coğrafyaya dönüktü tabi. Şu anda ise hayvancılık yapıyor ve bu yaşamı seviyorum. Özgürlüğümü elde ettim burada. Ama buradaki insanlar, bu zamana kadar çok çile çektiler. Geçen yıl solunum hastası bir amcamız oksijen makinası kullanmak durumundaydı. Elektriklerin gittiği dönemde o köylümüz çok zorluk yaşadı. Jeneratör ile ihtiyacını karşılayabilmiştik. Neyse ki bu yıl hastamız yok. Ama bu mevcut sorunların bir an önce son bulmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.