Oksitosin Tıp ve Sanat Platformu’nu kuran Prof. Dr. Elif Vatanoğlu Lutz, Asya’nın Nobel’i olarak bilinen ve dünya barışına katkıda bulunan kişilere verilen Gusi Barış Ödülü’nün sahibi olan ilk Türk kadın oldu.
Asya’nın Nobel’i Oksitosin Hormonu ile Geldi
Asya’nın Nobel’i olarak bilinen ve dünya barışına katkıda bulunan kişilere verilen 19. Gusi Barış Ödülü’ne bu yıl 4 Türk layık görüldü. Gusi Barış Ödülü Vakfı tarafından, barış ve refah içinde bir dünya için çalışan, dünyanın tüm milletleri içinden insanlığa, küresel barışa, milletlerarası dostluğa, sosyal sorumluluğa ve toplumsal gelişime çeşitli alanlarda üstün katkıları olan seçkin bireylere verilen ödül, Nobel Vakfı Ödülleri’nin Asya kıtasındaki yansıması olarak kabul ediliyor.
Bu yıl, dünyanın farklı ülkelerinden yüzlerce katılımcıyla İstanbul’da gerçekleştirilen ödül töreni ülkemiz açısından ayrı bir önem taşıdı. Bir ilke imza atılarak ‘Tıpla sanatı birleştiren akademisyen’ dalında Oksitosin Tıp ve Sanat Platformu’nu kuran Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Elif Vatanoğlu Lutz, uluslararası 2021 Gusi Barış Ödülü’nün sahibi olan ilk Türk kadın oldu.
Akademide başarılı çizgisiyle bilinen Prof. Dr. Elif Vatanoğlu Lutz, ödülle ilgili görüşlerini şöyle dile getirdi: “Dünya çapındaki bu prestijli ödüle, Oksitosin sayesinde layık görülmek beni inanılmaz mutlu etti. Tıp ve sanatın görünürlüğü üzerine çalışmaya ve projelerimizi hayata geçirmeye devam edeceğiz. Uluslararası alanda büyük bir prestije sahip olan bu ödülü kısa bir süre önce erken kaybıyla bizleri çok üzen, meslektaşım ve can dostum Prof. Dr. Hakan Ertin ve onun kurucu direktörlüğünü yaptığı BETİM (Beşikçizade Tıp ve İnsan Bilimleri Merkezi) adına kabul ediyorum. Ayrıca Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Sina Ercan’a ve Prof. Dr. Bayram Yılmaz’a teşekkürlerimi iletmeyi bir borç bilirim, fakültemizin bizlere sağladığı barış dolu ve yaratıcılığı destekleyici çalışma ortamı sayesinde Oksitosin Platformu doğabilmiştir.”
Türk İsimler Başarılarıyla Dikkat Çekiyor!
Dünya barışının sembolü sayılan Nobel Vakfı Ödülleri’nin Asya kıtasındaki yansıması olan Filipinler merkezli Gusi Barış Ödülleri, 2002 yılından beri düzenli verilirken 2008 yılında Filipinler devleti tarafından resmileştirilmişti.
19. Gusi Barış Ödülü’ne, Eğitim ve teknoloji alanında Nişantaşı Eğitim Vakfı Kurucusu Dr. Levent Uysal, kültür alanındaki çalışmalarından ötürü Oğuz Aydemir ve koleksiyoner kimliği ile sanata büyük katkı sağlayan Erol Makzume de ödüle layık görülen isimler arasındaydı. Gusi Barış Ödülü’ne layık görülen ilk Türk ise ünlü dağcı ve AKUT Derneği kurucusu Nasuh Mahruki olmuştu.
Prof. Dr. Elif Vatanoğlu Lutz kimdir?
Prof. Dr. E. Elif Vatanoğlu Lutz, 1999 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. 2007 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde Tıp Tarihi ve Etik alanındaki doktorasını tamamladı. 2008-2014yılları arasında Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde, 2014-2020 arasında Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak görev yaptı. 2008-2011 yılları arasında Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Sağlık Hukuku doktora programında ders verdi. Bütün sosyal bilim disiplinlerinin tıp ile ilişkisine duyduğu ilgi neticesinde ‘tıpta insan bilimleri’ alanında, özellikle ‘tıp ve sanat’ disiplini ile ilgili verdiği birçok farklı başlıkta ders ve araştırmalarından sonra 2019 yılında Oksitosin Tıp ve Sanat Platformu’nu kurdu. Halen Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı öğretim üyesidir.
Oksitosin nedir?
2019 yılında kurulduğundan bu yana tıp ve sanatın kesişim noktası olarak yolculuğuna devam eden Oksitosin platformu, ismini doğumu kolaylaştıran hormondan alıyor. Son zamanlardaki çalışmalar ise oksitosin hormonunun davranışlar üzerine etkisini de ortaya koyuyor. Rahatlamanın yanı sıra kan basıncını düşürmeye de yardımcı olurken anti-anksiyete etkileri de olan oksitosin, ağrı eşiğini yükseltiyor, büyümeyi ve iyileşmeyi teşvik ediyor. Sosyal etkileşim ve iletişimde güven duygusu sağlayan oksitosin hormonu; birçok dokunma, koku ve ses ile aktifleşerek salgılanıyor. Ayrıca başkalarına iyilik yapmak gibi psikolojik faktörler de oksitosin seviyelerini artırıyor.