Ekonomide bilime aykırı politikalar paramızın değerini düşürdü. Enflasyonun altında ezilen vatandaş reyonlara yaklaşamayınca ‘fiyat artışlarıyla mücadele için’ marketlere baskınlar yapılmaya başlandı. Gayri ciddi yaklaşıma tepki geldi: O zaman kurdaki artış için döviz büroları, yükselen kiralar için emlakçılar basılsın!
Yıllık yüzde 19.25 olan enflasyonun ‘hissedilen değeri’ yüzde 40’ı aştı. Yüksek kur-yüksek enflasyon altında ezilen üreticinin maliyeti fırladı. Tarladan sofraya ‘kaybet-kaybet’ süreci vatandaşı isyan ettirdi. Soruna çözüm arayışındaki iktidar geçmiş yıllarda soğan deposu baskınları ve tanzim market uygulaması gibi günlük adımlara başvurmuştu. Bu kez hal denetimlerinin ardından Erdoğan’ın “Beş zincir marketin topladığı ürünle piyasalar alt üst oluyor” işaretiyle Ticaret Bakanlığı harekete geçti.
CHP SÖZCÜSÜ ÖZTRAK: ZİNCİR MARKETLER ERDOĞAN’IN ESERİ
Fahiş fiyat artışları olduğuna ilişkin şikayet geldiğini belirten bakanlık, beş zincir markette denetim için müfettişler görevlendirdi. TESK Başkanı Palandöken ise “Perakende yasası güncellenmeli, marketlere kural getirilmeli” dedi. CHP Sözcüsü Öztrak da “Zincir marketler Erdoğan’ın eseri” tepkisini gösterdi. Sosyal medyada kira artışları ve dövizdeki rekorlara işaret edildi. ‘Etikete baskın’ anlayışı ironili şekilde eleştirilerek “Bu sorunlara karşı da benzer adımlar atılsın” çağrıları yapıldı.
KURDAKİ ARTIŞIN SORUMLUSU KİM?
Ekonomide alınan yanlış kararlar, toplumun refahını her geçen gün kısıtlıyor. Yüksek enflasyonla mücadele etmek için çareyi fahiş fiyat denetimlerinde arayan Hükümet, yeni suçluyu ‘zincir marketler’ olarak ilan etti. Fakat öbür tarafta alınan kararlar, Merkez Bankası’nın bağımsızlığı gibi unsurlarla kur yeni zirvelerini yazdı. Ekonomistler ise peki ‘Kurdaki fahişi artıştan kim sorumlu olacak?’ dedi.
Türkiye’de her geçen gün artan maliyetler, TÜİK’e göre enflasyonu etkilemese de tüketicinin cebi gittikçe küçülüyor. Yüksek enflasyon, yüksek kur ve yüksek maliyet ne üretimi ne de çiftçi de derman bırakırken, hükümet yeni önlem yöntemini kullanarak yeniden denetimlere başladı. Hükümet yüksek enflasyonun suçlusunu ararken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ay başında denetimler için Ticaret Bakanlığı’na talimat vermişti. Tabi öncelik her zaman olduğu gibi sorunu çözmeye değil, hallere, komisyonculara ve raflara baskınlarla başladı.
En son 2018 yılında artan patates ve soğan fiyatları sonrasında depocular suçlu bulunmuştu. Bu dönemde bir süre inen patates soğan fiyatları, stoklanması gereken ürünün piyasaya çıkarılmasından sonra yeniden uçuşa geçti.
En son Erdoğan, yeni suçluları önceki gün ilan etti. Fahiş fiyat artışında zincir marketleri işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları sonrası Ticaret Bakanlığı harekete geçti. Ticaret Bakanı Mehmet Muş’un talimatıyla 5 zincir marketteki ürünlerde fahiş fiyat artışının tespiti için ticaret müfettişleri görevlendirildi.
Öte yandan fahiş artış sadece gıda da değil, başta kur olmak üzere bir çok alanda gerçekleşti. Kur kaynaklı otomobil ve ev fiyatları da son bir kaç yılda fahiş arttı. Ayrıca otomobilden alınan vergilerle birlikte 200 bin liraya satılan bir otomobil bile bazen 1 lira farkla neredeyse 300 bin lira olması hiç de zor değil.
Konut kredilerinin düşüş anında da ev fiyatlarının yükselmesi de en basit örneklerden biri. Bu yüzden aslında ekonomistler sorunun kökünün döviz büfelerinde olduğunu düşünüyor. Kurdaki fahiş artışla birlikte enflasyon da sert tetikleniyor.
Danışman Hakan Özerol durumu şöyle özetledi: “Gıda fiyatlarındaki artış için marketlere kızdığımıza göre, artan kur için de banka ve döviz büfelerine kızmalıyız sanırım. Zabıta, bankaları da denetlemeli. Otomobil bayileri unutulmamalı, araba fiyatları fahiş arttı. Hiç kimseye göz açtırmamak lazım. Fırsatçı bunlar.”
„ZİNCİR MARKETLER ERDOĞAN’IN ESERİ“
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bütün üreticiden tüketiciye olan yerde zincir marketlerin buradaki yoğun ürünleri toparlaması… Bu da 5 tane zincir market. Bunlar bütün o ürünü toparlıyor. Bu 5 tane zincir marketin topladığı ürünle piyasalar alt üst oluyor.” açıklamasına ilişkin olarak “Zincir marketler Erdoğan’ın eseridir” yorumunu yaptı. İki yıl önce soğan patates esnafının terörist ilan edildiğini söyleyen Öztrak “Şimdi 5 zincir marketi diline doladı. Biz yıllardır esnafımızı haksız rekabetten korumak için zincir marketlerin düzenlenmesi gerektiğini söylüyoruz. Bunun için kanun teklifi de verdik. Samimiyseniz alın bunu kullanın” ifadesini kullandı.
DOLAR HAFTA SONU DİNLEMİYOR?
Merkez yaklaşık 1.5 yıl aradan sonra ilk kez faiz indirimine gitti. Ekonomistler kararı hatalı bulurken, kur söylem değişikliğinden sonra TL karşısında 55 kuruş değer kazandı. Merkez Bankası’nın politika faizini 100 baz puan indirmesinin ardından dolar 8.8016 ile aynı gün yeni zirvesine imza attı. Cuma günü de yüzde 1’den fazla yükseliş kaydeden dolar/TL 8.85 seviyesiyle en yüksek seviyeyi görmüş oldu. Haftasonu Türkiye’de piyasların kapalı olmasına rağmen dolarda yeniden yükseliş trendi başladı ve 8.90’a ulaştı.
EKSİK İMZALI FAİZ İNDİRİMİ
Para Politikası Kurulu’nun 1 puanlık faiz indiriminin kamuoyu açıklamasında gözlerden kaçan bir ayrıntı Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi ve Merkez Bankası eski başekonomisti Hakan Kara’nın dikkatini çekti.
Kara, Twitter’da yaptığı paylaşımda “TCMB faiz kararına dair bir ayrıntı dikkatimi çekti. Karar metninde bir üyenin imzası eksik. Eskiden toplantıya katılamayan bir üye olduğunda yanına gerekçesi yazılırdı (görevli, izinli vs). Hafızam beni yanıltmıyorsa böylesi ilk kez oluyor” ifadelerini kullandı.
Merkez Bankası Para Politikaları Kurulu Başkan Şahap Kavcıoğlu ile birlikte toplamda 7 isimden oluşuyor. Faiz indirim kararının kamuoyu açıklamasında 6 ismin imzası yer alırken Prof. Dr. Abdullah Yavaş’ın imzası duyuruda yer almadı. Hakan Kara, bu durumun Merkez Bankası tarihinde ilk kez yaşandığını vurguladı.