Türkiye’nin İran sınırına ördüğü duvar ve hendeklerin kazılmasının mültecilere yönelik uygulama olmadığını belirten milletvekili Murat Sarısaç, “Dört parçaya bölünmüş Kürtleri daha çok parçalayıp birbirinden tamamen uzaklaştırmak istiyorlar” dedi.
Van’ın Çaldıran ilçesinin İran sınırında başlatılan ve Ağrı’nın Doğubayazıt ile Hakkari’nin Yüksekova hattına kadar uzanan modüler duvarın yapımı devam ederken, yine sınıra 110 kilometre de hendek kazıldı. Sınırda örülen duvarın yılsonu itibariyle 64 kilometreye ulaşacağı belirtilirken, yine 63 kilometrelik ek bir duvar için de ihale yapılıyor. Bu ihalelerin tamamlanmasıyla birlikte 295 kilometrelik sınırın tamamı duvarla kapatılmış olacak. Bu yıl içerisinde sınır hattında 76 kule ile 44 karakol yapıldı. Sınırda bulunan yerleşim yerlerinin büyük bir bölümü adeta abluka altına alınırken, yurttaşlar sınıra duvar örülmesinin mültecilerle ilgilisinin olmadığını amacın çok daha farklı olduğunu düşünüyor.
Konuyu değerlendiren Halkların Demokratik Partisi Van Milletvekili Murat Sarısaç, temel amacın Kürtleri daha fazla birbirinden uzaklaştırmak olduğunu söyledi.
AMAÇ PARÇALAMAK
Dünyada sınırların kaldırıldığını ancak Kürt coğrafyasında sınır duvarlarının yapıldığını belirten Sarısaç, İran ve Suriye sınırında duvarların yükselmesindeki temel amacın Kürtlerin bir araya gelmesine engel olmak ve bölgedeki halkı çabuk asimile etmek olduğunu ifade etti. Temel amacın mülteci olmadığına dikkati çeken Sarısaç, “Sınırdaki duvar ve hendeklerin temel amacı Kürtlerin bir araya gelmemesi ve iletişimlerinin kopmasına dönüktür. Mülteci geçişlerinin engellenmesi için yapıldığı söyleniyor ama mülteciler çok rahat kitleler halinde sınırlardan geçiyor. Askerlerin gözü önünde bu geçişler yapılıyor. Sınırlara baktığımız zaman hem İran askerleri hem de Türkiye askerleri tarafından birçok Kürt öldürüldü. Birçok Kürt, köylerinin içinde katledildi. Yine yapılan duvar yurttaşların tapulu arsaları içerisinde yapıldı. Temel amaç Kürtleri birbirinden koparmaktır. Kültürel anlamda oluşan alışverişi ve iletişimi koparmaya çalışmaktır. Böylelikle 4 parçaya bölünmüş Kürtleri daha çok parçalayıp birbirinden tamamen uzaklaştırmak istiyorlar” dedi.
İSKAN POLİTİKASI
Kürtlerin kazanımlarını ellerinden almak isteyen bir anlayışın hakim olduğunu dile getiren Sarısaç, bunun yansımasının en çok sınırlarda hissedildiğini kaydetti. Sınırların askeri bölgelere çevrildiğini aktaran Sarısaç, “Amaç; Kürtleri topraklarından etmek ve gerekirse gelecek dönemlerde buraya farklı kesimleri yerleştirmektir. İskan politikasıyla daha önceki dönemlerde bu yapıldı. AKP ve MHP hükümeti bunu daha şiddet içeren bir yöntemle yapmaya çalışıyor. Sınırlarda öldürülen Kürtlerin bir tesadüf olmadığı gibi şimdi sınırların örülmesi de tesadüf değildir. ‘Siz Kürtleri coğrafyasından etmeye çalışırsanız asimile etmeniz daha kolaylaşacak’ anlayışı hakim. Bunu kimi yerde HES’ler ile yaparak kimi yerde ise askerleri yerleştirerek yapıyorlar“ diyerek bununla da halkın göçertilmesinin amaçlandığını vurguladı.
SINIRLAR YENİDEN KURULUYOR
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van İl Başkanı Fikret Doğan da sınırda Çin Seddi gibi duvar ve hendeklerin yapılmasının temel amacının, Kürtleri birbirinden uzaklaştırmak olduğunu söyledi. Duvar ve hendeklerin insanların bireysel arazileri üzerine çekildiğine dikkat çeken Doğan, bu gidişle hayvancılık ve ticaretin bitirileceğini kaydetti. Doğan, “Bu duvar; Kürt halkı için belirlenen sınırların artık geçilemez duruma getirilmesi üzerine kurulan tehlikeli bir gidişattır. Dünyanın bu kadar globalleştiği, sınırların bu kadar ortadan kaldırıldığı bir dönmede Kürt halkının yaşadığı coğrafyada bu tür sınırların sil baştan oluşturulması doğru değil. Bölgede hayvancılığı ve ticareti bitirmeye çalışıyorlar. Bir devlet insanlarının huzuru, refahı ve zenginliği için varken, bunlar tam tersini yapmaya çalışıyorlar. Bu çağda tutmayacak bir projedir” diye konuştu.
‘KÖYLER KARAKOLA ÇEVRİLİYOR’
Köylerin artık birer karakola çevrildiğini anlatan Doğan,“ Bölgeye baktığımız zaman her 5 kilometre aralıklarla yapılmış kalekollar var. Yine köylerin üzerinde 24 saat İHA’lar dolaşıyor. Bir tek insanın o sınırdan bir kilo çay getirmesi tespit edilirken, o sınırlarda her gün kafilelerce mültecinin geçmesi bu duvar gerçeğini de gösteriyor. Amaç mülteci geçişini engellemek değil, sadece halklar arasına bir sınır koymaktır” dedi.