İş dünyasında cinsiyet eşitliğine dair pek çok çalışma yürütülmesine rağmen, kadınların meslek yaşamlarında yaşadığı zorluklar son bulmuyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun son raporu, kadınların ekonomik katılımlarının ve bu alandaki fırsatların azalmasıyla birlikte iş dünyasında cinsiyet farkının kapatılmasının 169 yıl alacağını öngörüyor. Öyle ki Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu’ndaki LinkedIn verileri de kadınların liderlik rollerinde işe alımlarının durarak iş lideri kadınların oranının %32’ye kadar düştüğünü gösteriyor. Bu doğrultuda son dönemde daha adil işe alım süreçleri oluşturulması için işyerlerinin kapsayıcı olmaları teşvik edilirken, kadınlar için çoklu kariyer fırsatları da tartışılıyor.
Tek bir işte çalışmak yerine, birçok alanda aynı anda kariyer yapma anlamına gelen çoklu kariyerin iş dünyasında geleceğin trendi olacağı konuşulurken, kadınların bu konuda bir adım önde olduğu gözlemleniyor. Günümüzde birden fazla işte çalışan erkeklerin oranı %5,7 iken, aynı oranın kadınlarda %7,6 olduğu görülüyor. Kadınların iş dünyasındaki varlığını güçlendirmek için eşitlik, çeşitlilik ve kapsayıcılığa dair çalışmalar yürüten İn-an Hareketi, Harvard Business Review’ın sosyal medya kanalında yaptığı “Sesi Açıyoruz” program serisinin yeni bölümünde, çoklu kariyer konusuna odaklandı. Sunuculuğunu Twiser CGO’su (Chief Growth Officer) ve İn-an Hareketi’nin Kurucusu Bahar Taşkın Öztürk’ün üstlendiği programın bu bölümünde, Stratejik Danışman, Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Selen Kocabaş konuk edildi.
Teknolojinin sürekli gelişmesiyle birlikte ekosistemin değiştiğini, çoklu kariyer yapmanın daha mümkün hale geldiğini söyleyen Selen Kocabaş, bireylerin eksik ve zayıf yönlerini güçlendirerek kariyerlerine değer katabileceklerini belirterek, “Özgüven boşuna olmamalı. Çalışan kişinin işyerinde belli bir kreditebilitesi olması gerekiyor. Bu da deneyim, birikim ve emek anlamına geliyor. Elbette bunun elde edilmesi için öğrenme ve kendini geliştirme iştahının olması şart” dedi.
“Lider kadın sayısı yüksek ülkeler, pandemide daha fazla başarı yakaladı”
Pandemi döneminde kadınların liderlik ettiği ülkelerde başarı oranının daha yüksek olduğuna dikkat çeken Stratejik Danışman, Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Selen Kocabaş, bu fırsatı tüm ülkelerin değerlendirmesi gerektiğinin altını çizerek kariyerinin başlangıcında olanlara şu önerilerde bulundu: “Kariyerine yeni başlayacak gençlerin öncelikle güçlü oldukları yönlerini keşfetmeleri ve bu kaslarını daha da kuvvetlendirmeleri gerekiyor. İkinci olarak da rekabetin yalnızca kendi içimizde olduğunun farkına varmaları şart. Kendilerine hedef belirlemeli, buna ulaşmak için nasıl aksiyon aldıklarını takip etmeliler.”
“Kadınların iş dünyasındaki varlığı, erkeklerin alanını ihlal etmiyor”
Twiser CGO’su (Chief Growth Officer) ve İn-an Hareketi’nin Kurucusu Bahar Taşkın Öztürk ise “Kadınların iş dünyasında daha fazla yer edinmesi erkeklerin alanlarını işgal ettikleri anlamına gelmiyor. Tam aksine pastayı büyütüyor” diyerek ekiplere liderlik eden insanların zorlukları aşma ve kendilerini keşfetme cesaretine sahip olduğuna dikkat çekti ve programlarına dair, “Programımızın yeni bölümünde çoklu kariyer konusundan yola çıkarak kadınların iş dünyasındaki konumuna dair bakış açılarını irdelik. Günümüzde şirketlerin çalışma politikalarını masaya yatırdık ve kapsayıcı işyerlerinin elde edebileceği kazanımları açıkladık” ifadelerini kullandı.