Ali Kemal Hüseyin
Pandemi de olduğu gibi deprem felaketinde de en ön safta mücadele eden sağlık emekçileri duruma tepki gösterdi. Sağlık Hizmetleri Sendikası Genel Başkanı Özlem Akarken ‘’Bu adalet midir? Sosyal devlet anlayışına anayasal hak ve hürriyetlere sığar mı? Liyakat, hak, hukuk, adalet, güçlü siyasi irade istiyoruz’’ dedi.
Depremden etkilenen ve afet bölgesi ilan edilen illerde 3 kamu bankasının açtığı 6 ay ötelemeli 3 yıllık 0.99 faiz oranıyla 100 bin liralık kredi 72 saat sonra revize edildi ve oran 1.59’a çıkarıldı. Binlerce depremzede mağdur edildi.
Halkbank, Vakıfbank ve Ziraat Bankası’nın açtığı ihtiyaç kredisine maaş hesabı bulunan çalışanları başta olmak üzere on binlerce talep geldi.
Pandemi de olduğu gibi deprem felaketinde de en ön safta mücadele eden sağlık emekçileri duruma tepki gösterdi.
‘’HAKKINIZ ÖDENMEZ DENİLDİ VE ÖDENMEDİ’’
Sağlık Hizmetleri Sendikası Genel Başkanı Özlem Akarken şunları söyledi: ‘’Bizler artık hukuksal, anayasal haklarımızın gasp edilmesini, kişiye veya kişilere göre hak kayıplarına uğramasını istemiyoruz. Devlet bankası olarak bizlere hizmet veren, hakkımızı koruması gerekenler depremzede olanları görmezden gelmiştir. Adana bölgesinde deprem ağır hasarlarla atlatan depremzedelerden duyduğumuz bizleri üzmüştür. Maalesef devlet bankaları deprem yaşanmamış gibi belli zümreye tamam deyip diğer zümreyi ayrıştırmıştır. Biz sağlıkçılar hep ön safta olduk. Ama hep mağdur edildik. Pandemide ön saftaydık. Hakkınız ödenmez denildi ama eğitime, liyakata uymayan işlemlere maruz kaldık. Ödemelerde ayrıştırıldık. Oysa ki meslek gruplarına göre adil birleştirici düzenlemeler yapılamaz mıydı bunu maalesef göremedik.’’
‘’KREDİ ORANINDA BİLE GÖRMEZDEN GELİNMENİN İZAHI NEDİR?’’
Akarken açıklamasına şöyle devam etti: ‘’1 Mart 2023 tarihinde Adana’da devlet bankasına başvuran meslektaşlarımızın evrakları işleme konulmadı. Yılmadan bankalara gitmeye devam ettiler ama 7 Mart’ta ise bir grubun kredisi onaylanırken bir grup insan sabahın ilk ışıklarında gelip sıraya girdikleri halde içeri alınmadılar. 8 Mart’ta ise ‘’0,99 faizle artık işlem yapamıyoruz. İsterseniz 1,59 ile işlem yapalım’’ denildi, bu adalet midir? Sosyal devlet anlayışına anayasal hak ve hürriyetlere sığar mı? Depremi yaşayıp ağır hasar alan binalar tahliye edilirken, az hasarlı binalara girip hizmet vermeleri istendi, arkadaşlarımızın o travmaları yaşamaları hiçe sayıldı. Peki kredi oranında bile görmezden gelinmenin izahı nedir?’’
‘’HAK, HUKUK, ADALET İSTİYORUZ’’
Akarken, son olarak ‘’Sayın Cumhurbaşkanımız ‘’Türkiye’nin asrın felaketi olarak tanımlanan bu afetlerin yaralarını sarması doğrudan ve dolaylı etkilerini toparlaması için güçlü bir yönetime güçlü bir siyasi iradeye ihtiyacı vardır’’ dedi. Daha yakın zamanda biz artık güçlü bir yönetim, liyakat, hak, hukuk, adalet, güçlü siyasi irade istiyoruz. Ötelenmek her şey de yok sayılmak istemiyoruz. Biz Atatürk ilke ve inkılaplarının izinde giden yokluktan var edilen o güzel vatanımızda yanlışları doğru yaparak kişi ve kişilere göre değil hak, hukuk, adaletle yol almak ve yarınımıza umutla bakmak istiyoruz.’’
