Depremde enkaz altında bulunamayan kişiler için iki farklı hukuki durumun söz konusu olduğunu belirten Avukat Mehmet Genç,” Bunlardan ilki Türk Medeni Kanunu 31. maddesinde düzenlenen ‘ölüm karinesi’. Diğeri ise Türk Medeni Kanunu 32. maddesinde düzenlenen ‘gaiplik’ kararıdır” dedi.
Türkiye’yi yasa boğa Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden 1 ayı aşkın süre geçti. Depremin yol açtığı derin yaralar hep bir elden sarılırken, on binlerce kişinin yaşamını yitirdiği afet sonrasında ölü ya da sağ ulaşılamayan kişilerin hukuki durumu, “Kayıp yakını olan depremzedelerin nasıl bir yol izleyeceği” sorusunu akıllara getiriyor.
Depremde Kaybolanlar için Ya Gaiplik ya da Ölüm Karinesi Kararı
Deprem sonrası ölü ya da sağ ulaşılamayan kişilerle ilgili izlenecek iki yolun olduğunu vurgulayan Avukat Mehmet Genç, “Bunlardan ilki Türk Medeni Kanunu 31. maddesinde düzenlenen ‘ölüm karinesi’; diğeri ise Türk Medeni Kanunu 32. maddesinde düzenlenen ‘gaiplik’ kararıdır. Her iki ihtimalde de kişinin depremin olduğu zamandan bu yana kendisine yahut cesedine ulaşılamamış olması gerekiyor. Hukuksal ve resmi açıdan bulunamayan kişi hakkında gaiplik kararı verilebilmesi için ölüm tehlikesi altında kaybolmuş olması ya da kendisinden uzun bir süredir haber alınamıyor olması gerekmektedir. Ölüm karinesinde şartlar eğer sağlanıyorsa kişinin resmi olarak vefat ettiği beklenmeksizin kabul görülür. Gaiplik kararında ise şartların oluşması ve belirli bir süre beklenilmesi gerekiyor. Depremde enkaz altında kalan kişi ya da kişilerin ölümüne kesin gözüyle bakılması durumunda ölüm karinesi kararı ile kişinin nüfus kütüğünden düşürülmesi mümkündür. Burada kişilerin ölümüne kesin gözle bakılabilmesi için tüm bulguların ve kanıtların oluşması gerekiyor.” İfadelerini kullandı.
Ölmüş Kabul Edilmesi İçin Mülki Amir’in Talimatı Gerekiyor
Ölüm karinesi kararının alınabilmesi için mahkeme kararına gerek olmadığının altını çizen Av. Genç,“Ölüm karinesinin nüfus kütüğüne işletilebilmesi; kişilerin tek başına başvuru yapmasıyla mümkün değildir. Enkaz altında kendisinden haber alınamayan kişi hakkında ölüm karinesi ile ölmüş kabul edilebilmesi için o bölgedeki en üst mülki amirin talimatı gerekiyor. Mülki amirin yani kaymakam, vali ya da ilgili amirlerin emri sonrasında; Nüfus Müdürlüğü de kişi hakkında ölü kaydı düşecektir. Gaiplik kararının alınabilmesi için öngörülen iki tür bekleme süresi vardır. Ölüm tehlikesi altında kaybolan kişiler için bekleme süresi 1 yıl iken, kendisinden uzun süre haber alınamayan kişiler hakkında gaiplik kararı alınabilmesi için en az 5 yıl beklenmesi gerekiyor’’ dedi.
‘’Mirasçılar 6 Şubat 2024’te Gaiplik Kararı Alabilir’’
Avukat Genç sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’6 Şubat 2023 tarihindeki deprem felaketinde enkaz altında olduğu düşünülen kişilerin ölüm tehlikesi altında kaybolduğu kabul görüleceği için, haber alınamayan kişilerin mirasçıları ya da ilgililer; 1 yıl kadar bekleme süresinin ardından en erken 6 Şubat 2024 tarihinden sonra mahkemeden gaiplik kararını alabileceklerdir. Gaiplik kararının mahkemeden alınması sonrasında gaip eğer evli ise evlilik kendiliğinden resmi olarak bitmeyecektir. Gaibin eşi evliliğin iptali için ayrı bir mahkeme kararı almak durumundadır.”