Hamburg’daki katliam

Polisin elinde failin ruhsal sorunlarına atıfta bulunan isimsiz bir mektup var

Philipp F. yüz elden fazla ateş ederek aralarında hamile bir kadının doğmamış çocuğunun da bulunduğu yedi kişiyi öldürdü. Daha sonra da kendisini vurdu. Sosyal Demokrat Partili Hamburg İçişleri Senatörü Andy Grote’ye göre 35 yaşındaki saldırgan bir buçuk yıl öncesine kadar Yehova Şahitlerinin bir üyesiyken, mezhepten „gönüllü olarak, ancak iyi niyetle değil“ ayrıldı.

NZZ‚de yer alan ayrıntılı bir habere göre Philipp F. geçen yıl Aralık ayında spor nişancısı olarak ateşli silah ruhsatı aldı. Daha sonra cinayet silahı olacak olan yarı otomatik bir silahı yasal olarak edindi. Ocak ayında, silahlardan sorumlu makam isimsiz bir mektup aldı. Mektupta Philipp F.’nin teşhis edilmemiş bir akıl hastalığından muzdarip olduğu ve bu nedenle silah ruhsatı için uygun olmadığı belirtilmekteydi. Psikolojik tedaviyi reddediyordu. Ancak polis tarafından alıntılanan isimsiz mektuba göre, Yehova Şahitlerine ve eski işverenlerinden birine karşı öfke beslediği söyleniyordu. İsimsiz mektuba cevaben, silahlarla ilgilenen daireden iki memur 7 Şubat’ta failin özel konutunda habersiz bir denetim gerçekleştirdi. Philipp F.’nin işbirliği içinde ve dikkat çekmeden davrandığı belirtildi. Kasanın içinde değil de üstünde bulunan bir mermi dışında, tüm gerekliliklere uyduğu ifade edildi. Daha sonraki cinayet silahı da kasaya düzgün bir şekilde yerleştirilmişti. Hamburg Emniyet Müdürü Ralf Martin Meyer, cinayetten bir gün sonra düzenlediği basın toplantısında, soruşturmanın ilerletilmesi için yasal olanakların böylece tükendiğini söyledi.

Perşembe günü Philipp F., her biri on beş mermi içeren en az dokuz şarjörle donatılmış olarak cinayetleri işledi. Önce Hamburg’un kuzeyindeki Yehova Şahitleri binasının hemen yakınında bulunan bir araca on el ateş etti. Sürücü hafif yaralı olarak arabasıyla kaçmayı başardı. Daha sonra F. yarı otomatik silahıyla yaklaşık otuz kişinin toplandığı binanın penceresinden içeri ateş etti. Çok kısa bir süre içinde çok sayıda atış edildi. Failin silahı yarı otomatik olduğu için, her atıştan sonra tabancayı yeniden doldurması gerekmeyip, sadece on beş atıştan sonra şarjörü değiştirdiği tespit edildi. Cep telefonu görüntülerinde, dışarıdan pencereye doğru en az üç şarjör ateş ettiği görülmekte.

Fail daha sonra binaya girdi ve etrafa ateş etmeye devam etti. Saat 9’u dört dakika geçe ilk acil durum çağrıları kaydedildi. Yakın çevrede bulunan Hamburg çevik kuvvet polisinin özel bir birimi sadece beş dakika sonra olay yerine gelerek binaya girdi. Philipp F. polis memurlarından kaçarak evin birinci katına çıktı ve orada kendini vurdu. Polis memurları yaralıları dışarı taşıyarak acil servis doktorlarına teslim etti. Hamburg İçişleri Senatörü Andy Grote’ye göre, polis memurlarının olay yerine hızla ulaşması daha fazla insanın seri katilin kurbanı olmasını engelledi. Savcılık daha sonra failin evini aradı. Müfettişler burada her birinde on beş mermi bulunan on beş dolu şarjör ve 200 mermi daha buldu. Bilgisayarlar ve akıllı telefonlar da müsadere altına alındı.

Fail eğitimli bir banka memuruydu. Ana sayfasında, Allgäu’da katı dindar bir ailede büyüdüğünü yazıyor. Kariyer platformu Linkedin’deki profiline göre en son serbest danışman olarak çalışmış. Daha önce, diğerlerinin yanı sıra birkaç tanınmış banka, bir enerji şirketi ve bir danışmanlık firması için çalıştığı söyleniyor. Kendi bilgilerine göre, Ekim 2020’den bu yana sadece üç ay boyunca bir çalışan olmuş, geri kalan zamanda serbest çalıştığı söyleniyor. Hizmetlerini ana sayfasında günlük çeyrek milyon avroluk bir ücret karşılığında sunuyor.

Philipp F. vita’sında kendisini „çok kültürlü“ ve „aktif“ bir kişi olarak tanımlıyor. Aralık ayında fail İngilizce bir kitap yayınladı: „Tanrı, İsa ve Şeytan Hakkında Gerçekler“. Kitabı „standart bir teolojik çalışma“ olarak tanımlamış ve İncil ve Kuran ile karşılaştırmıştı. Ayrıca kitabını iş, bilim ve siyaset dünyasındaki liderler için „mutlaka okunması gereken“ bir eser olarak tanımladı. Kitabın önsözünde Philipp F.’nin bir „olay“ aracılığıyla „manevi değerlerini“ daha da geliştirme ihtiyacı duyduğu belirtiliyor. Ayrıca, Philipp F.’den üçüncü şahıs olarak bahsedilen önsözde şöyle deniyor: „Görünen o ki, Tanrı gerçeği gün ışığına çıkarmak için ona bizzat kendini gösterdi.

Yehova Şahitleri´nin 70 bini Almanya’da olmak üzere dünya çapında yaklaşık 8,7 milyon üyeye sahip olduğu tahmin ediliyor. Batı ülkelerinde ‘kapı çalarak’ sıradan halka ulaşmaya çalışan üyeleri, ayrıca kitap dağıtımı gibi misyonerlik faaliyetleriyle biliniyor. Mezhep, kendine özgü uygulamaları arasında kan bağışı ya da laikliği kabul etmeme gibi özellikleriyle de tanınıyor. Yehova Şahitleri inançları ve bazı uygulamalarından ötürü Rusya gibi kimi ülkelerde ‘aşırılık’ gerekçesiyle yerel otoriteler tarafından yasaklandı.

Foto: Karar