AK Parti milletvekillerinin TBMM’ye sunduğu Toplu İş Sözleşmesi Örgütlenme Barajı kanun teklifiyle, yüzde 2 barajının altında kalan sendika üyelerine toplu sözleşme ikramiyesinin düşük verilmesi hedefleniyor. Emekçiler kanun teklifine karşı bayrak açtı. Sağlık Hizmetleri Sendikası Genel Başkanı Özlem Akarken, ‘’Yaklaşık 250 bin kamu çalışanının sendikal özgürlüğünün elinden alındığı bir kanun teklifi verilmiştir. Anayasamız göz ardı ediliyor. Mücadeleden asla bir adım geri atmayacağız. Bağımsız sendika olarak eğilmeyen baş olacağız’’ dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne AK Parti milletvekilleri tarafından sunulan torba yasa kanun teklifinde %2 barajının altında kalan sendika üyelerine toplu sözleşme ikramiyesi düşük verilmesi öngörülüyor.
Kanun teklifine karşı emekçiler isyan bayrağı çekti. Hükümetin tek tip sendika oluşturma projesinin adımı olduğunun altını çizdiler.
‘’KAMU ÇALIŞANLARININ SENDİKAL ÖZGÜRLÜĞÜ ELLERİNDEN ALINMAK İSTENİYOR’’
Konuya ilişkin Sağlık Hizmetleri Sendikası Genel Başkanı Özlem Akarken açıklamada bulundu.
Akarken şunları söyledi: ‘’Yaklaşık 250 bin kamu çalışanının sendikal özgürlüğünün elinden alındığı bir kanun teklifi verilmiştir ve çarşamba günü TBMM komisyona getirilecektir.
Daha önce 6. Toplu Sözleşme Kararlarında yüzde bir denilmiş sonra bu yargıya taşınmış yargı lehte karar vererek bunun önüne geçilmiştir. Yargının kararı görmezden gelindiği gibi yıllarca yetkili sendika da yönetim kadrosunda yer alıp şimdi milletin vekili olanların imzasıyla verilen kanun teklifiyle demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ne darbe yapılmıştır. Gelecek yüzyıla emin adımlarla yürüyen ülkemizde demokrasiden, anayasamızdaki eşitlik sendikal örgütlenme hakkından söz edebilecek miyiz bu kanun teklifiyle? Peki sendikalaşma hakkı olmayan kamu personeline ne diyeceğiz?
‘’ANAYASAMIZ GÖZ ARDI EDİLİYOR’’
2004 yılında AK Parti reformu olarak aidat parasından sendikaya kalacak miktar %0,04 ten %0.30 çıkarma teklifi verildi. Üyelik aidatından sendikaya kalacak miktar 40 liradan 300 liraya çıkarılmak istendi. Bunları unutmadık o zaman demokrasi galip gelmişti şimdi gelinen noktada yeniden geriye döndük ileriye gideceğimize
Üstelik verilen kanun teklifinin madde gerekçesine sendikal anlamda yetkili olanların otoriter sloganı yazılmış yani kanun teklifi kimlerin ne amaçla yazdığı gerekçeden anlaşılmıyor mu diyoruz. Ulusal ve uluslararası sözleşmeler anayasamız göz ardı ediliyor. Yıllar geçti hala 2004’ten bu yana fark sadece gücü ele geçirmek Kamu personelini özlük haklarını düşünen yok. İsimler değişse de zihniyet aynı. Yüzde ikilik kanun teklifinde barajın altında kalan üyelere farklı, barajı gecen sendika üyelerine farklı toplu sözleşme ikramiyesi öngörülüyor.’’
‘’YETKİLİ SENDİKA ÜYE KAYBETME DERDİNE GİRMİŞTİR’’
Akarken açıklamasının devamında şunları dile getirdi: ‘’Kamuda tüm iş kolunda örgütlü sendikalar sendikal örgütlenme önünde engellemeler ve baraj ile set kurma girişimi emek tarihine bir kez daha darbe niteliği taşımaktadır. Toplu sözleşme ikramiyesinin biz tamamen kalkmasını istiyoruz derken önümüze kanun teklifi geldi. Seçimler öncesi bunun yapılması ayrıca manidardır. Yetkili sendika üye kaybetme derdine girmiştir. Unutulmamalıdır ki gecenin ardından nasıl gün doğuyorsa adaletsizlikte bir gün son bulacaktır.
‘’HAK, HUKUK VE GERÇEK BAĞIMSIZ SENDİKACILIK İÇİN KURDUK’’
Haklarımızı koruyup, geliştirmek, hukukun üstünlüğünü korumak, siyasetten bağımsız sendikal anlayışı korumak için, ülkemizdeki sendikal anlayışı asli amacına uygun hale getirmek, “haklarını isteme, verilenle yetin” anlayışını kabul etmemek, ailemizin ve çocuklarımızın geleceği, devletimizin kasasındaki tüyü bitmemiş yetimin hakkını sendika yöneticilerine yedirmemek, özellikle yönetici atamalarında sendikaların söz sahibi olmaması, liyakat esaslı atamalar, mobbinge uğramamak, tehditlere maruz kalmamak, vergiden muaf, emekliliğe yansıyan tek kalem maaş alabilmek, çıkarılan kanun ve yönetmeliklerde çalışanın hak ve menfaatini korumak, sadaka zamlara göz yummamak kısacası hak, hukuk ve gerçek bağımsız sendikacılık içim SAHİM-SEN’i kurduk.
Toplu sözleşmede yüzde birleri önümüze koydular yılmadık yargıya taşıdık. Toplu sözleşme de isteklerine dava yolu ile engel gelince bu kez de kanun değişikliğini önümüze koydular.’’
‘’EĞİLMEYEN BAŞ OLACAĞIZ!’’
Mücadele etmekten asla geri durmayacaklarını belirten Özlem Akarken ‘’Bağımsız sendika olarak ateşte ya da külde olmaya devam edeceğiz. Pirinçte taş, gözünün üstünde kaş, eğilmeyen baş olacağız. Gecenin ardından nasıl gün doğuyorsa adaletsizlikte bir gün son bulacaktır inanıyoruz’’ dedi.