in ,

Brand Week Istanbul’da ikinci gün geride kaldı

Time to Reset

Time to Reset temasıyla 9 ayrı salonda gerçekleştirilen panellerde birçok ünlü ve uzman isim katılımcılarla buluştu.

Yılın en ilham verici haftası Brand Week Istanbul’da ikinci gün 10 Kasım sebebiyle gerçekleştirilen anma töreniyle başladı. Time to Reset temasıyla 9 ayrı salonda gerçekleştirilen panellerde birçok ünlü ve uzman isim katılımcılarla buluştu. Zorlu PSM’de düzenlenen etkinlik 11 Kasım’da sona eriyor.

Bu yıl 10’uncusu düzenlenen Brand Week Istanbul, ikinci güne 10 Kasım sebebiyle gerçekleştirilen anma töreniyle başladı. Zorlu PSM’de düzenlenen etkinlik, 9 ayrı salonda gerçekleştirilen panellerle devam etti.

Yaratıcılık, dijital trendler, bilimin geleceği gibi konuların tartışıldığı 10 Kasım’da Konda Araştırma Yönetim Kurulu Üyesi Bekir Ağırdır, BJK Teknik Direktörü Şenol Güneş, Chicago Üniversitesi Fizik Profesörü Mete Atatüre, Medya Sanatçısı ve Yönetmen Refik Anadol, Evrim Ağacı CEO’su Çağrı Mert Bakırcı, Yönetmen Serdar Erener, Yazar ve Hicivci Nels Abbey, Decode Pazarlama Direktörü Phil Barden, Müzisyen Harun Tekin, Harbour Collective Kurucu ve Strateji Ortağı Kev Chesters ve SalesBrain Kurucusu ve CEO’su Cristophe Morin başta olmak üzere birçok önemli isim Brand Week Istanbul katılımcılarıyla bir araya geldi.

Inspiration sahnesinde “Spor Kültürünü Resetlemek” başlıklı panelde konuşan BJK Teknik Direktörü Şenol Güneş, “Her zaman reset’lemeye ihtiyaç var. Ancak bu silip atmak anlamına gelmiyor. Pandemi tüm dünyayı farklı biçimlerde etkiledi. Bugünkü konumuz spor. Öncelikle spor ve sanat dünyanın kaçınılmaz iki olgusu. Bu alanlarda güzelleşmeye ihtiyacımız var. Sevgiyi ve saygıyı bu alanlarda görüyoruz. Spor, endüstrileştiği için bazen özü de kayboluyor. 55 yıllık spor hayatıma baktığımda; yeni dünya düzeninde, yeni spor anlayışında çok şey değiştiğini görüyorum. Bugüne kadar daima kendimi yenilemeye çalıştım. Artık hayatımızı 100 yıllık planlamamız gerekiyor. Dünya değişiyor. Bizler de aynı olaylara farklı bakış açıları getirirsek reset’lemeyi gerçekleştirmiş oluruz” dedi.

“Sihirli kavramlar aramayın, önce demografiye bakın”

“Türkiye Gündemi: Büyük Reset İhtiyacı: Türkiye’nin 10 Yıllık Dönüşümü” başlıklı panelde konuşan Konda Araştırma Yönetim Kurulu Üyesi Bekir Ağırdır, “Time to Reset konuşuyorsak, farklı bakmayı konuşuyorsak sizlere naçizane önerim öncelikle Türkiye’nin demografisini incelemeniz. Örneğin Türkiye yaşlanıyor. Herkes Z Kuşağı, gençleri anlayalım derdinde ancak 50 yaşın üzerindeki nüfus artıyor. Bütün siyasetçiler kreş vadediyor, kimse huzurevi vadetmiyor. Öte yandan Türkiye hâlâ göç ediyor. Artık köylü nüfus yüzde 7’nin altında. Bugün Türkiye kentli bir ülke. Ülke nüfusunun yarısı 11 metropolde. Bütün markaların Türkiye’nin demografik yapısını incelemesi gerekiyor. Sihirli kavramlar aramayın, önce demografiye bakın” dedi.

“Tut ki Yeniden Başladık” başlıklı panelde konuşan Chicago Üniversitesi Fizik Profesörü Mete Atatüre, “Yeniden başlama dediğimiz zaman kökeninde bir sıkıntı, bir dert var. Genelde bir şeyler yolunda gitmediği için yeniden başlıyoruz. Her şey yolunda gidiyorken yeniden başlamıyoruz. Bilim tarafından bakarak dış etkenler ve iç etkenler olarak ikiye böldüm. Dolayısıyla global çapta bir şeyler olsun ki bilim başka bir şeyler yapmaya çalışsın. Önünde onu durduran bir set olsun ki akarsuyun yönünün değişmesi gereksin” dedi.

“Çeşitliliğin kucaklandığını giderek daha fazla görüyoruz”

Brands & Trends sahnesinde “Klişelere, Ana Akıma ve Beyaz Adama Veda!” başlıklı panelde konuşan Yazar ve Hicivci Nels Abbey, “Dünya değişiyor. Artık İngiliz siyasetinde Hint kökenli bir başbakan var. Çeşitliliğin kucaklandığını giderek daha fazla görüyoruz. Hatta Netflix, Microsoft ve Google gibi büyük şirketlere bakarsanız hepsinin çeşitliliği kucakladığını görebilirsiniz. Yönetim kurullarının mümkün olduğunca etkili olabilmesi için olabildiğince çeşitli olmaları gerektiğini kabul ediyorlar. Şirketler ürünlerini kullanan müşterileri olabildiğince kucaklamak zorundalar. Tabii herkes için çeşitliliği geliştirmek kolay olmadı ancak üzerinde çalışıyorlar. Daha da önemlisi, olan başka bir şey, yeni bir soru var. Dışarıdakiler yeni içeridekiler mi oldu? 2022 yazında İngiliz siyasetinde bir şey gerçekleşti. Muhafazakâr parti seçime hazırlanıyordu. İlginç olan ise pozisyon için aday gösterilen insanların çoğunluğu etnik azınlıklardan oluşuyordu” dedi.

“Tüm sanatların amacı şiirsel ânı bulmaktır”

“Bilimin Işığında Yeni Teknolojiler ve Yardımcı Süreçler” başlıklı panelde Evrim Ağacı CEO’su Çağrı Mert Bakırcı ile birlikte teknolojinin sanattaki önemine değinen Medya Sanatçısı ve Yönetmen Refik Anadol, ‘’Makinenin kalıcılığı büyüleyici. Ayrıca çeşitli ses ve görüntülerle çalışmamıza da yardımcı oluyor. Öte yandan Open-source kültürü sanatı erişilebilir kılmak ve birçok insan tarafından kullanılabilir hâle getirmek açısından önemli olan şeylerden birisi. Bazıları güvenli alanları sever ama ben gelecekte neler olabileceğini görmeyi ve kendime meydan okumayı seviyorum. Tüm sanatların amacı şiirsel ânı bulmaktır. Bu an geleceği hatırlamak gibi bir şey çünkü henüz yaratılmadı ama potansiyel orada duruyor” dedi.

Bu sahnelerin ve konuşmacıların yanı sıra sağlığa dair birçok başlık Brand Week Istanbul’un ikinci gününde Healing Hall sahnesinde izleyiciye aktarıldı. “Atatürk’ün Sevdiği Şarkılar ve Vals Gösterisi”nin sahnelendiği sahnede Uzman Eczacı Ayşegül Birlik “Time to Run: Gerçek Yaşımız Kaç?” başlıklı panelde, Dr. Tuğçe Erkan “Time to Be Healthy: Sağlık Konuşmanın Tam Vakti” başlıklı panelde ve Prof. Dr. Acar Baltaş “Time to Enjoy: Hayatın Hakkını Vermek” başlıklı panelde konuşmasını gerçekleştirdi. Uzm. Dr. Eneida Kote, Prof Dr. Murat Aksoy, Eğitim Yöneticisi Yeşim Karabuda gibi birçok isim de yine “Healing Hall” sahnesinde izleyicilerle buluştu.

Türkiye’nin Lovemark’ları ödüllerine kavuştu

Öte yandan Brand Week Istanbul’da, Türkiye’nin Lovemark’ları ödüllerine kavuştu. Ödül töreninde, MediaCat Genel Yayın Yönetmeni Pelin Özkan, MediaCat ve Ipsos tarafından 2007’den bu yana gerçekleştirilen araştırmaya ve bu yılki kategorilere dair detayları paylaştı. Araştırmaya göre Türkiye’nin Lovemark’ları ise şu şekilde sıralandı:

  • Akaryakıt: OPET
  • Ambalajlı Su: Erikli
  • Banka: Ziraat Bankası
  • Beyaz Eşya: Arçelik
  • Bitki Çayı: Doğadan
  • Kahve: Nescafé
  • Mobilya: İstikbal
  • Pizza: Domino’s
  • E-ticaret: Trendyol
  • Giyim-Tekstil: LC Waikiki
  • İç Giyim: Penti

What do you think?

10k Points
Upvote Downvote

DB Schenker startet Angebot für CO2-neutrale Luftfracht jetzt weltweit

TERMAL ABLASYON UYGULAMASI İLE KANSERE HIZLI MÜDAHALE