Ali Kemal Hüseyin
Biyoenerji geçen yıl 256 TWh veya Almanya’nın nihai enerji tüketiminin yaklaşık %10’unu karşıladı. Sektörün yenilenebilir enerji arzına sürdürülebilir bir katkı sağlamaya devam etmesi için neye ihtiyacı var? Biyoenerji kaynaklarındaki gelişmelere genel bir bakış ve bir iş ortamı endeksi bunu gösteriyor: Alman Enerji Ajansı’nın (dena) „Biyoenerji Pazar İzleme“ çalışması, Federal Ekonomi ve İklim Koruma Bakanlığı’nın (BMWK) himayesinde yılın başında başladı.
Anket sonuçları gösteriyor ki: Katılımcılar biyoenerji piyasasındaki genel havayı oldukça karışık ve iyi olma eğiliminde olarak değerlendiriyor. Yenilenebilir enerjilere yönelik artan hedefler nedeniyle, aktörlerin çoğu biyokütlede geleceğe yönelik iş konseptleri görmektedir. İş durumunun değerlendirilmesi için katı (örn. odun peletleri), gaz (örn. biyometan) ve sıvı biyoenerji (örn. biyoetanol) değer zincirinin tamamından katılımcılarla anket yapıldı.
Katılımcıların yarısından biraz azı (%47) katı biyoenerji için iş durumunu ortalama olarak değerlendirdi. 44’ü iş durumunun bir önceki yıla kıyasla iyileştiğini veya değişmediğini ifade etti. Katı biyoenerji sektöründe gelecekteki iş durumu katılımcıların %48’i tarafından oldukça olumlu değerlendiriliyor. Geleceğe yönelik değerlendirme en çok düzenleyici çerçeve koşullarından etkileniyor.
Dena Yönetim Kurulu Başkanı Andreas Kuhlmann: „Elektrifikasyonun zor olduğu alanlarda gelecekte de biyoenerjiyi mümkün olduğunca verimli bir şekilde kullanmaya devam edebilmek için uzun vadede güvenilir çerçeve koşullarına ve yatırım güvenliğine ihtiyacımız var. Bu, ekonomik çerçeve koşulları altında biyoenerjiden gerçekten esnek ve şebekeye hizmet eden elektrik üretimini sağlayan düzenlemeleri içerir. Biyoenerji tesislerinden elde edilen ısının kullanımı da şu anda olduğundan daha yaygın, daha verimli ve daha ekonomik olmalıdır.“
Foto: Alman Enerji Ajansı (dena)
