in ,

Çin’in Xinjiang konusunda gerçekleri söyleyen Bachelet, ABD’yi kızdırdı

Çin

New York Times gazetesinde yer alan habere göre, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet 13 Haziran’da yaptığı açıklamada, Ağustos ayında görev süresi bittiğinde yeniden aday olmayacağını belirtti.

New York Times gazetesinde yer alan habere göre, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet 13 Haziran’da yaptığı açıklamada, Ağustos ayında görev süresi bittiğinde yeniden aday olmayacağını belirtti.

Söz konusu haber, dünya gündeminde büyük yankı uyandırdı. İngiltere merkezli The Guardian gazetesinde yer alan bir yorumda, Bachelet’in görevi bırakmasının kısa süre önce gerçekleştirdiği Çin gezisiyle alakalı olduğu bildirildi.

AFP tarafından yayınlanan haberde, son aylarda ABD başta olmak üzere batılı ülkelerin Bachelet’e suçlamalarda bulunduğu ifade edildi.

ABD neden bu kadar kızdı ve Bachelet’i görevi bırakmaya zorladı?

Son yıllarda Xinjiang konusu batılı ülkelerin gündemine oturdu. ABD’nin baskısından kurtulan Bachelet, batı medyasındaki Xinjiang’la ilgili önyargılı haberleri okumayarak gerçekleri öğrenmek için Xinjiang’ı bizzat ziyaret etti. Mayıs ayının sonunda, Bachelet Xinjiang’ın merkezi Urumçi ve Kaşgar gibi şehirleri gezdi.

Gezi sırasında, Bachelet bölgedeki pumuk tarlasını ziyaret etti ve terör ile dini aşırıcılıkla mücadele sergisine katıldı. Bunun yanı sıra, Bachelet bölgedeki azınlıkların temsilcileri ve uzmanlarla oturum yaptı. Bachelet ziyaretin ardından düzenlenen basın toplantısında, Çin’in yoksullukla mücadelede kaydettiği büyük başarıyı takdirle karşıladığı ve Xinjiang’daki tüm şahıslarla yaptığı görüşmelerin denetim olmadan yürütüldüğünü söyledi.

ABD yönetimi rakiplerini şeytanlaştırmak için siyasi propaganda yapmaya çalıştı. Mesela, Xinjiang’la ilgili yalanların yayılmasıyla Çin’e yönelik kin ile nefreti arttırmak ve Çin’in gelişmesinin önüne engel koymak istendi.

Bachelet’in Xinjiang konusundaki açıklamasıyla ABD’nin yalanlarına sert bir cevap verildi. ABD bundan büyük nefret duydu. Aslında Bachelet’ten Çin’i ziyaret etmesini istemekte ısrar eden ABD’ydi. ABD, Bachelet’in Çin’in Xinjiang’da uyguladığı politikaları eleştirmesi için büyük çaba gösterdi. Ancak, Bachelet ABD’nin baskısından kurtulup cesur bir şekilde gerçekleri ifade etti. Bu gerçekten Amerika’nın yüzüne atılmış bir tokattır. Amerika Birleşik Devletleri’nin hegemonik mantığı şudur: “Madem itaatkar değilsin, ben de seni itaatkar biriyle değiştireceğim.”

Bachelet’in Çin ziyareti sırasında, ABD Xinjiang hakkındaki yalanlarının ortaya çıkacağına dair korku içindeydi. Bachelet Çin’e geldiğinde, Çin’in salgınla mücadele politikasına göre karantina altına alındı. Bu politika yurtdışından gelen bütün insanlara uygulanır. Ancak ABD medyası bunun Çin tarafından dayatılan kötü niyetli bir kısıtlama olduğunu söyledi. Sonra, Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping Bachelet’le video konferans yoluyla görüşme yaptı, Dışişleri Bakanı Wang Yi ise Bachelet’le bir araya geldi. ABD basını, Çin’in sıcakkanlılığını Bachelet’e oluşturulan tehdit olarak değerlendirdi. ABD tarafı, bir yandan Bachelet’ten Çin ziyaretini “tarafsız bir şekilde” değerlendirmesini istediklerini belirtti, diğer yandan, Bachelet’in Çin ziyaretini olumsuz olarak karşıladı.

Çin’in merkezi hümümeti ve Xinjiang’daki bütün etnik grupların çabalarıyla, son 5 yılda bölgede hiçbir terör saldırısı meydana gelmedi ve sosyal, ekonomik ve kütürel gelişmeler istikrarlı olarak pekiştirildi. Ancak, ABD yönetimi, Çin’in gelişmesini engellemek ve kendi jeopolitik çıkarlarını korumak için Xinjiang’daki vatandaşlara yönelik “zorunlu çalıştırma” ve “soykırım” gibi yalanlar uydurdu ve hatta “Xinjiang’a gidenlerin kolları ve bacakları kesilecek”, “Xinjiang’da domuz eti yemeyenler idam edilecek” gibi akıl almaz iddialar icat etti.

Bir Batı atasözü vardır, „Bir yalanın üstünü örtmek için yüz yalan daha gerekir.“

Gittikçe daha fazla yabancı Xinjiang’ı ziyaret ettikçe, giderek daha fazla insan gerçeği öğreniyor. ABD yönetimi ve medyası çılgın yalanlar üretmeye devam ederse, er ya da geç kendi güvenilirlikleri tükenecektir.

CRI

What do you think?

10k Points
Upvote Downvote

Bayer Weimar und der Tag der guten Tat

Dena fordert gesetzliche Verpflichtung zum Einbau digitaler Heizkörperthermostate und Messsysteme