Yüz binlerce sağlık personelinin merakla beklediği Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) tercihleri için kontenjanlar açıklandı. Açıklanan kadrolara dair ise sağlıkçılar plan yapılmadan öncesi sonrası düşünülmeden kadro açılmış vurgusunda bulundu. Hastanelerdeki personel eksikliği kamuoyunun gündemindeyken ataması yapılmayan yüzbinlerin oluşu ise tepkiyle karşılandı. Sağlık Hizmetleri Sendikası da gündeme ilişkin açıklamada bulundu.
“HASTANELERDE PERSONEL YETERSİZKEN 740 BİN SAĞLIKÇI ATAMA BEKLİYOR”
Sağlık Hizmetleri Sendikası Genel Başkanı Özlem Akarken, “Yetersiz personelle sağlık kurumlarında hizmet verilmeye çalışılıyor. Hastanelerde personel yetersizken 39 branştan toplam 740 bin atama bekleyen sağlıkçı genç var. Yıllardır bekleyen sorunlar çözülmüyor, mevcut sorunlar da artmaya devam ediyor. Sağlık kurumlarındaki çalışanlar ya istifa ediyor ya da ücretsiz izine ayrılıyor. Dışarıda ise birçok mezun atanma bekliyor.” dedi.
“KPSS’DEN TAM PUAN DAHİ ALSALAR ATANMA ŞANSLARI YOK”
Her zaman önce sağlık denildiğini ama sağlık elçilerinin görmezden gelindiğini belirten Akarken şu ifadeleri kullandı:
“Atama listelerinde adı bile geçmeyen, 39 branşın içinde yer almayan, atama bekleyen Sağlık Yönetimi Bölümü mezunları var. Sağlık Yönetimi Bölümü, 2021 YÖK verilerine göre 146 üniversite bünyesinde 20 bine yakın kontenjan ile lisans ve ön lisans programlarında, 119 üniversitede yüksek lisans ve 24 üniversitede doktora programı olarak eğitim ve öğretime devam etmektedir. Toplamda 50 binden fazla gencimiz bu bölüm kapsamında eğitimlerine devam etmekte, 100 binden fazla mezun gencimiz ise kadro beklemektedir. Buna rağmen Sağlık Bakanlığı son 15 yılda yapmış olduğu alımlarda bizlere tek bir kadro dahi vermemiştir. Kadro açılmaması nedeniyle mezunlarımızın KPSS’de tam puan dahi alsalar bile atanma şansları olmuyor.
“SAĞLIKÇILAR ADALETLİ ATAMA BEKLİYOR”
Yapılacaklar bu kadar kolay ve net iken Sağlık Bakanı yapılacak özlük hakkı düzenlemeleri için ‘İki ay daha zaman alabilir.’ diye belirtiyor. Atamayla ilgili ise herhangi bir beyanat yok ya da gülümseyerek atama yok denilebiliyor. Pandemide sadece alkışlanıp hak ettiklerini alamayan sağlıkçılar, unvan değişikliği sınavı sonucu yüksek alıp unvanı değiştirilmeyenler ve mezun olup atama bekleyenler adaletli atama bekliyor.
“SAĞLIK BAKANIMIZ ÖNCELİĞİNİ UNUTMUŞTUR”
Açık çok! 2020 KPSS puanıyla derhal atama yapılmalı. Gençler mağdur edilmemeli. İşinde yetişmiş olanlar ek gösterge düzenlemesi ve EYT’ye çözüm üretildiğinde emekli olacaklar. Yetişmiş personel kurumdan ayrılmadan atamayla gelenlerin yetiştirilmesi için olanak sağlanmalı. Görevinin başına geldiğinde ‘Benim ilk önceliğim atama bekleyen sağlıkçı.’ ifadelerini kullanan Sağlık Bakanımız önceliğini unutmuştur. Yapılan 30 bin atamaya asla yeterli diyemeyiz. Odyolog, fizyoterapist, diyetisyen +90 puanla, paramedik, ATT, fizik tedavi, ameliyathane, odyometri alanlarındaki sağlıkçılar +86 puanla atama bekliyor. 2 yılda sadece 2 alım yapılması maalesef yeterli değil.
“YARIN O DOKTORLARI ÜLKEMİZDE TUTMAYA YETECEK Mİ?”
Açıklanan TUS kontenjanlarıyla ülkede her şeyin değersizleştirildiği gibi hekimliğin de değersizleştirildiğini çok net görüyoruz. Verilen emeklerin yine hiçbir şey ifade etmediğini gördük. Yeterli altyapı, yeterli eğitimci olmadan bu kadar kadroyu size açtıran düşünceleriniz, yarın o doktorları o kadrolarda hatta ülkemizde tutmaya yetecek mi? Bunu da sorgulamamız lazım.
“SINAV DA KALDIRILIRSA ŞAŞIRMAYACAĞIM”
Sağlık Bakanlığında Sağlık Yönetimi bölümünün tanımının dahi olmadığını belirten Akarken, ”Biz sadece Sağlık Yönetimi bölümü mezunlarını almayalım. Atanamayan 700 bin küsur kişi var onları alalım. Mesela TUS kontenjanlarında 761 Radyoloji kadrosu ne demek? TUS kontenjanlarında bazı kadrolar önceki yıllara göre 3 kat, bazılarında ise 5 buçuk kat artırılmış. Düzgün bir planlama yapmadan, sadece sayıları katlayarak sadece problemi büyütmüş oluyoruz. Bu kadar asistanı hangi hoca yetiştirir, ne kadar eğitim alabilirler merak konusu. Sınav da kaldırılırsa şaşırmayacağım.” şeklinde konuştu.