Hüseyin Habip Taşkın
Maymun Dede ağacın dalına oturmuş, yaprakların arasından karşı dağlara bakıyordu. Torunu Tombiş ağaca bir iki hareketle çıkıp, Maymun Dede’sinini göreceği karşı dala geçti. Varlığını hissettirmek için olduğu yerde zıpladı. Hafiften bir hışırtı sesi ile Maymun Dede’nin ilgisini çekti. Gülümsedi…
“Güzel torunum…”
Torunu Tombiş hafiften gülümsedi:
“Maymun Dede sende benim yakışıklımsın.”
El işaretiyle Torunu Tombiş yanına gidip aynı dalın üzerine oturdu. Karşı dağlara uzunca bir süre birlikte baktılar. Güneş gülümsemesini yeryüzünü aydınlatarak veriyordu. Bundan faydalananlar arasında maymunlarda vardı. Maymunlar tarihin bir yerinde kendi aralarında dilleriyle, kültürleriyle, sınırlarıyla bölünmüşlerdi. Sınırları içinde kalanlarda bölünmüşlerdi.
Torunu Tombiş yüzünü Maymun Dede’sine çevirdi:
“Dede televizyonda Maymunlar Dünyasında tüm dillerin konuşulması, okullarının açılmasını istedin. Siyah Gözlüklü Maymun yumruğunu sıkarak sana ‘Bölücülük yapıyorsun! Aklını başına al dedi.’ Sende ‘Diller derelerin akışı gibi akmalı dedin.’ Siyah Gözlüklü Maymun sinirden dişlerini gıcırdattı. O sinirle bir dişi kırıldı. Spiker Maymun, Maymunlar Dünyasında savaşlar hakkında düşünceni sordu. Sende savaşların yerine barışın olmasını istedin. Siyah Gözlüklü Maymun konuşmanı keserek ‘Sen bittin bittin diye bağırdı.’”
Maymun Dedesi avucuyla torununun siyah saçlarını okşadı:
“Demek ki izleyicilerimden biri de sendin. Zamane maymunları…
Daha çok küçüksün. Aklın bir büyük maymunun ki gibi çalışıyor. Teknoloji çağındayız. İnternet ortamı, akıllı telefonlar derken her türlü bilgiye ulaşabiliyorsun. Dikkat ediyorum da doğa ve maymunlar üzerinde araştırmalar yapıyorsun hem de bu yaşında. Hoşuma gidiyor. Geleceğin Bilim Maymunu olacaksın.
Bilim Maymunu olmak gerçekten zor. Gerçekleri savunmak daha zor. Maymunlar Dünyası sömürü ve baskı üzerine kurulmuştur. Bir avuç sermayedar maymun gezegenimizde çıkarları için savaşlar çıkartıyorlar. Kendi içlerinde de bir düşman yaratıyorlar. Dilleri, kültürleri, hatta ten rengi farklı olanları da hedef tahtasına koyuyorlar. İleri gelen maymunları öldürüyorlar. Adına faili meçhul süslemesiyle rötuş yapıyorlar.”
Torunu Tombiş dedesine baktığında gözleri doldu:
“Senide öldürürler mi?”
Maymun Dede Torununun yanağından öptü:
“Ah güzel torunum. Hepimiz yanıyoruz Maymunlar Dünyasında. Sınırları çizilmiş yerde yaşayan Maymun halkların yol haritasını çizen o yerin başıdır. Birde Maymunlar Dünyasını yöneten büyük başların işidir.
Silahlara veda etmenin zamanıdır. Barışı savunmak bir maymunun görevidir. Sakın bunu unutma.”
Tak diye bir ses yankılandı. Torunu Tombiş’in bakışları arasında Maymun Dede toprağa doğru kan içinde yüzükoyun düşüyordu.
Hüseyin Habip Taşkın
17.03.2022
