in ,

Bölge Aleviler için kutsal

Mahkeme, Yılanlı Dağı’ndaki mermer ocağı projesini iptal etti

Sivas’ın Kangal ilçesi Yılanlı Dağı bölgesine yapılmak istenen mermer ocağına verilen ‘ÇED olumlu’ raporunu iptal eden mahkeme, kararında bölgenin Aleviler için kutsal olarak kabul edildiğine vurgu yaptı. 

Sivas’ın Kangal ilçesi Yılanlı Dağı bölgesine yapılmak istenen mermer ocağına verilen ‘ÇED olumlu’ raporunu iptal eden mahkeme, kararında bölgenin Aleviler için kutsal olarak kabul edildiğine vurgu yaptı. 

Sivas’ın Kangal ilçesindeki Yılanlı Dağı bölgesine yapılmak istenen mermer ocağına karşı açılan davada, mahkeme ‘ÇED olumlu’ raporunu iptal etti. Mahkeme, kararında söz konusu bölgenin Aleviler için kutsal olarak kabul edildiğine vurgu yaptı.

Gazete Duvar’dan Hazal Ocak’ın haberine göre Adel Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited şirketi, Sivas’ın Kangal ilçesi, Dağönü köyü, Küçükdağ Tepe mevkine ‘Blok Mermer Ocağı’ projesi işletme talebiyle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvurdu. Bakanlık 25 Kasım 2020 tarihinde projeye “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu” kararı verdi. Bölgede yaşayanlar ise proje alanının büyük bir kısmının orman arazisi olduğu, ayrıca Aleviler için kutsal olan Yılanlı ve Sultan Melek ziyaretlerinin bulunduğu gerekçesiyle kararın iptal edilmesi talebiyle mahkemeye başvurdu.

BİLİRKİŞİ RAPORU: BÖLGE, ALEVİLER İÇİN KUTSAL BİR YER

Açılan davada bilirkişi raporu bölgenin Aleviler için kutsal kabul edildiğini belirtirken; “Yılanlı Dağı ve tepesinde bulunan Sultan Melek ziyareti ve buna bağlı olarak Küçük Dağ Tepe mevkinin tamamı bölgeyle ilintili Alevi vatandaşlar tarafından kutsallık atfedilen bir yer durumundadır. Anadolu kültüründe bir coğrafyaya, bir toprağa duygusal ve inançsal bağlılık; bir bitkinin, bir ağacın toprağa bağımlılığı gibidir…” İşletme proje alanlarında mermer çıkarımının Yılanlı Dağı inançlarıyla ilintili bölgenin önemli bir kısmını kapsayacağı anlaşıldığı vurgulanan raporda “İlk etapta Yılanlı Dağı’na Dağönü ve çevre köylere ve il dışından gelenlerin ziyaret amaçlı çıkışları mermer çıkarımından büyük oranda olumsuz etkilenecektir” ifadelerine yer verildi.

MAHKEME, ‘ÇED OLUMLU’ RAPORUNU İPTAL ETTİ

Sivas İdare Mahkemesi, bilirkişi raporuna atıfta bulunduğu kararında proje alanının Alevi vatandaşlar tarafından kutsallık atfedilen Yılanlı Dağı ve bu bölgede bulunun ziyaret yerlerinin önemli bir kısmını kapsadığını anımsatarak söz konusu bölgeye ziyaret amaçlı çıkışların madencilik faaliyetlerinin olumsuz etkileneceğini ve bu duruma ilişkin vatandaşların zarar görmemesi için ÇED raporunda bir önlem alınmadığını vurguladı. Ayrıca kararda proje nedeniyle oluşacak toz miktarının da kontrolsüz çalışma şartları için hesaplanmadığına değinilerek projeye çok yakın konumda 4 su kaynağından ÇED raporunda hiç bahsedilmediğinin altı çizildi.

Mahkeme son olarak ÇED raporundaki eksiklikler nedeniyle projenin çevresel etkilerini izlemenin ve denetlemenin mümkün olmadığını belirterek ‘ÇED olumlu’ kararının 15 Eylül 2021 tarihinde iptaline karar verdi. Bakanlık ve şirket temyiz yoluna giderek alt mahkemenin iptal kararının bozulması talebiyle Danıştay 6. Dairesi’ne başvurdu. Daire de başvuruyu reddederek alt mahkemenin kararını hukuka uygun buldu ve 14 Aralık 2021 tarihinde oybirliğiyle onadı.

“ALEVİLER TARAFINDAN KUTSAL KABUL EDİLEN ZİYARETLER DİKKATE ALINMALI” 

Kararı değerlendiren Kangal Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Hasan Aslan, Yılanlı Dağı ve çevresinde yıllardır maden ocağı açılmak istendiğini belirterek şunları söyledi:

“Dağın eteklerinde yaşayan halk ile dağdaki yaban hayatı ve ekolojik flora görmezden gelinmekteydi. Bu karar, doğanın korunması ve bölgedeki yaşam için önemli olduğu kadar inançsal anlamda da Aleviler yönünden önemli bir gelişme içeriyor. Zira mahkemenin ‘ÇED Olumlu’ kararını iptal gerekçelerinden biri de projenin, Yılanlı dağında bulunan ve Alevilerce kutsal mekan olarak kabul edilen Sultan Melek ziyaretine ulaşımı güçleştireceği yönündeydi. Artık ülke genelinde Alevilerce kutsal kabul edilen ziyaret gibi ibadet yerlerinin de dikkate alınması bir zorunluluk halini almış oldu. Bu süreçte hukuksal anlamda tüm imkanlarımızı sonuna kadar kullandık ve hakkımızı sonuna kadar aradık. Belki her mücadele eden kazanamaz ama kazananlar her zaman mücadeleden vazgeçmeyenler olmuştur.”

PIRHA

What do you think?

10k Points
Upvote Downvote

Dachbegrünung: das Zukunftsthema!

Unsere Aufgabe: Gute Luft für alle!