in ,

Tepebağ’daki Mustafa Halim İzmir’deki Bab-ı Âli

TANER AY

Kazlıçeşme Sanat Merkezi’ndeki ‘Hattat Mustafa Halim Özyazıcı Hayatı ve Sanatı’ sergisi 31 Aralık gününe kadar sürecek.

Halûk Perk’in yayıma hazırladığı bu büyük boy 240 sayfalık eser, üç bölümden oluşuyor ve Mustafa Halim Özyacı hakkındaki kaynakçayı da derliyor. Zeytinburnu Belediyesi, Kazlıçeşme Sanat ve Halûk Perk Araştırma Merkezi iş birliğiyle yayımlanan bu çok değerli eseri, maalesef her kitapçıda bulmak mümkün değil.

Ancak Merkez Efendi Mezarlığı’nın hemen arkasındaki Zeytinburnu Kitapçısı’ndan veya Kazlıçeşme Sanat Merkezi’nden edinilebileceğini düşünüyorum. Yeri gelmişken, Zeytinburnu Belediyesi’nin yayımladığı çok değerli kitaplar ile Z dergisinin olduğunu belirtmeliyim. Ama, bunları niçin İBB kitapçılarında bulamadığımızı da ayrıca merak ediyorum.

Kolaylıkla bulamayacağınız bir diğer kitap da, İhsan Yakut’un ‘İzmir Bab-ı Âli Dostlarına Dair’ eseridir. Edebiyat mahfilleriyle ilgilenen her araştırmacının mutlaka edinmesi gereken ve her aydının kitaplığında Necati Tonga’nın ‘Bir Edebî Muhit Olarak Ankara’sının, Turgay Anar’ın ‘Mekândan Taşan Edebiyat’ının ve Ümit Bayazoğlu’nun yayıma hazırladığı ‘Hatay Meyhanesi Defterleri’nin yanına konması gereken bir kitap. Muhtemelen de İzmir’deki edebiyat mahfilleri üzerine en kapsamlı eser.

 

Yakut bir kuşağın efsane TRT’cilerinden olup, geçtiğimiz yıl Kalabalık Cadde için ‘Unutulan Şâir, Sinema Yazarı ve Ressam Emin Ersoy’u hazırlarken, kendisiyle Ahmet Günbaş’ın ve Hüseyin Peker’in sayesinde telefon tanışıklığım olmuştu. Rahmetli Emin Ağabey’in yakın dostuydu ve ‘Emin Ersoy’ metni için büyük yardımlarını gördüm. Yakut’un İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Kitaplığı’ndan çıkan ‘Ege’nin Deve Güreşi Şenlikleri’ni ise maalesef bugüne kadar bir türlü bulup okuyamadım. Sınırlı sayıda basıldığını ve kitapçılara dağıtılamadığını tahmin ettiğim bu nefis eserini ise ‘İzmir Bab-ı Âli Dostlarına Dair’i sanırım internetten edinmeniz mümkün…

GÜZEL YAZININ USTASI

Hattat Mustafa Halim Özyazıcı, 1898’de İstanbul’da, Etyemez Bayezid-i Cedid Mahallesi’nde dünyaya gelmiştir. Pederi Kırımlı Hacı Nalıncı Mehmet Cemal Efendi, annesiyse Sudanlı Adviye Hanım’dır. Halim’in güzel yazıya merakı Gülşen-i Maarif Rüştiyesi’ndeki öğrenciliği sırasında başlamış olup, hüsn-i hat hocası Şeyh Hacı Necip Efendizade Ferit Bey’in ve Hamid Aytaç’ın desteklerini görmüştür. Bu mektepten mezun olunca, 1914’te, Sanayi-i Nefise Mektebi’nin resim şubesine kaydolur ve bir yıl sonra da Medresetü’l-Hattatîn’e girer.

İsmail Hakkı Altunbezer’in 1946’daki vefâtı üzerine Güzel Sanatlar Akademesi Eski Güzel Yazılar Öğretmenliği’ne atanan Özyazıcı, bu okulda 1963’te yaş haddinden emekli oluncaya kadar hocalık yapmıştır. İlk evliliğini Ahret Hanım’la, ikinci evliliğini Emine Hanım’la, üçüncü ve son evliliğini ise Münevver Hanım’la yapan Özyacı, aradığı mutluluğu bulamamış biri olarak, son yıllarını kuş uçmaz kervan geçmez Tepebağ semtindeki bağ evinde, derin bir yalnızlık içinde, kendisi gibi yaşlı köpeğiyle birlikte geçirmiştir.

YAZAR ÇİZERLERİN SANAT MAHFİLİ

İzmir’deki ‘Bab-ı Âli’ hem bir meyhâne, hem de bir edebiyat-sanat mahfili. Bir ‘Alamancı’ olan Süleyman Bahadır işletmeye başlıyor. Nüvit Tokdemir, onun için, “Görünüşte asık suratlı, hiç de hoş sohbet olmayan bir tip” diyor. Mekânı çay ocağından ayırıp, tek tekçi meyhâneye dönüştürmüş. Meyhâneyi açtığında işe evde yapıp getirdiği iki üç çeşit soğuk mezeyle, beyaz peynirle, domates ve salatalıkla başlamış. Kadıköyü’ndeki Hatay’ın aksine, Şehit Fethi Bey Bulvarı’nın üzerindeki Bab-ı Âli’nin ilk müşterileri hep efendiden kişiler olmuş. Onları TRT’ciler izlemiş, ardından da yazar çizer kim varsa orada toplanmaya başlamışlar. Zeki Arpas’ın hazırladığı ‘Bab-ı Âli Dostları’ listesiyse müthiş bir kaynak. Böyle bir kitabı yayıma hazırlayıp bizlere kazandırdığı için İhsan Yakut’a minnettarım.

Karar

What do you think?

10k Points
Upvote Downvote

DEHOGA-Umfrage: Umsatzeinbruch im November

GEW: „HIV-Übertragung im Arbeitsalltag ausgeschlossen“