in ,

İzmir Buca 2 No’lu F Tipi’nde hak ihlali ve yasaklar, pandemi bahanesiyle ağırlaştırılıyor

Mahpuslar hücrelerden çıkarılmıyor, kalorifer yakılmıyor!

İzmir Buca 2 No'lu F Tipi Hapishanesi'nde kalan hükümlü Gökhan Gündüz, gazetemize hapishanede yaşadıkları hak ihlallerini anlattığı bir mektup gönderdi

Buse Söğütlü / Gazete Yolculuk

Türkiye hapishaneleri ağır hak ihlalleri ve saldırılarla gündeme gelmeye devam ediyor. Pandemi öncesindeki yasak ve kısıtlamalar, pandemi bahanesiyle daha da ağırlaştırılırken yasak ve kısıtlamalara yenileri ekleniyor. Görüş kısıtlamaları, dergi ve gazetelerin mahpuslara gününde verilmemesi, sağlık hakkı ihlalleri, hücre baskınları ve sohbet hakkı ihlalleri hapishane yönetimlerinin mahpuslara yönelttiği başlıca saldırılar haline geldi.

İzmir Buca 2 No’lu F Tipi Hapishanesi’nden mahpus Gökhan Gündüz, hapishanede yaşadıkları hak ihlallerini raporlaştırarak gazetemize ulaştırdı.

Pandemi bahanesiyle hücrelerden dışarı çıkarılmıyorlar

Açık görüş yapmalarının engellendiğini, kapalı görüş günlerinin de görüş günü gelene kadar açıklanmadığını; bir ay içinde üç kez baskın arama yapıldığını ve kendilerine aileleri tarafından gönderilen eşyaların çeşitli gerekçelerle verilmediğini ifade eden Gündüz ve arkadaşlarının ulaştırdığı raporda şu ifadeler yer alıyor:

  • Pandemi bahanesiyle haftalık 10 saat sohbet hakkımız kullandırılmıyor. İkişer kişi kaldığımız hücrelerden aylardır dışarı çıkartılmıyor, insan yüzü görmüyoruz.
  • Pandemi bahanesiyle iki kişiyle sınırlı olmak üzere ayda yalnız iki kapalı görüşe çıkartılıyoruz. Haftalık kapalı görüş ve aylık kapalı görüş hakkımız kullandırılmıyor. Ziyaretten önceki haftanın son gününe kadar ziyaret gün ve saati tebliğ edilmiyor. İstanbul, Ankara, Hatay’dan gelen ailelerimiz bu nedenle durumlarını ayarlayamıyor, mağdur oluyorlar. Son kabul edilen yasayla ziyaret süresi 1,5 saate çıkartıldığı ve birçok hapishanede uygulanmaya başlandığı halde burda halen 1 saat uygulanıyor. O bir saat de tam olarak kullandırılmıyor, kabinlere geç götürülüyoruz.
  • Ceza İnfaz Kanunu’nun 62. maddesine göre incelenip verilmesi gereken kitaplarımıza 77. maddeden hediye eşya muamelesi yapılıyor ve kitaplarımız iki ay bekletilip veriliyor. Ayrıca 15 kitap sınırlaması sürüyor; araştırma, inceleme yapma, öğrenme ve kişisel gelişme hakkımız bu yolla yok ediliyor. Gökhan Gündüz’e gelen kitaplar 2 ay, İlhan Kaya’ya gelen kitaplar 1 ay sonra verildi. Abone olduğumuz dergiler verilmiyor. 77. maddeye göre hediye olarak kabul edebileceğimiz eşyalar arasında dergi olmadığı söyleniyor. 27 Ekim’den itibaren Basın İlan Kurumu listesinde olmadığı bahanesiyle Evrensel gazetesi yasaklandı. Gazeteler zaten bir gün önceninkiler olduğu halde dağıtımları geç yapılıyor. (Günün gazetesi pandemi bahanesiyle ertesi gün dağıtılıyor.
  • Deniz Şah’ın hastane sevki 7.10.2021’den bu yana bekletiliyor.
  • “Narkotik köpeği bakacak” bahanesiyle adımıza gelen koliler haftalarca bekletilip açılıyor. Deniz Şah’a 1.10.2021’de gelen koli 11.10.2021’de açıldı. Ayrıca pantolonun satış etiketleri sökülerek değiştirme şansı ortadan kaldırılıp maddi zarar yaratıldı.
  • Deniz Şah ve İlhan Kaya’ya İl Kütüphanesi’nden istedikleri kitaplar verilmiyor.

Baskın aramalar, keyfi yasaklar ve dilekçe hakkının engellenmesi

  • Başka bir hapishanede tünel bulunduğu bahanesiyle baskı arttırıldı. Ekim ayı boyunca 2, 8, 24 Ekim’de baskın arama 26 Ekim’de genel arama yapıldı. Sabah ve akşam sayımları da aramaya çevrilmek istendi. 27 Ekim’den itibaren hücrelere aşırı bir kalabalık halde giriyor, oraya buraya ellerini sürüyor, taciz ediyor, provokasyon yaratmaya çalışıyorlar.
  • Baskın aramalarla ilgili suç duyurumuz, Adalet Bakanlığı’na yazılmış çeşitli taleplerimizle ilgili dilekçemiz savcılık tarafından işlem yapılmadan, itiraz yolu gösterilen herhangi bir karar verilmeden F Tipi idaresine yazılmış bir muhabere yazısıyla cevaplanıyor. Etili başvuru yolu olarak suç duyurusu yolu bu hapishanede iptal edilmiş durumda.
  • 11.09.2021’den itibaren havalandırmaya takılı kameralarla 7/24 izleme-kayıt yapılıyor. Bu zulmü kabul etmeyip kameraları kapattığımız için “disiplin cezası” veriliyor.

“Kaloriferler yakılmıyor”

  • Ekim boyunca baskıları, keyfi uygulamaları, kitap yayın ve sohbet haklarının gaspını protesto amacıyla yaptığımız oturma eylemi, slogan, kapı dövme, kilit tıkama gibi direniş eylemlerimize toplam dört kişiye olmak üzere 8 ay ziyaret, 2 ay iletişim, 3 gün hücre cezaları verildi; 13 soruşturma açıldı.
  • Ayrıca berbere çıkartılmıyoruz, fotoğraf çektiremiyoruz.
  • Mahkeme sevklerimizde yetersiz iaşe veriliyor.
  • Malta ve koridorlardaki tasarruf lambaları değiştirilip florasan takıldı, hücrelerde en küçük tasarruf lambası kullanıldığı için aydınlatma sorunu yaşuyoruz.
  • Kaloriferler yakılmıyor.
  • Latif Mollaahmetoğlu’na ziyaretçisinin getirdiği yelek, astarı haki diye, hırka mavi diye alınmadı. Emanetteki dört ayrı yeleği de farklı gerekçelerle (çok fermuarlı, haki, deri ve iç astarı lacivert diyerek) verilmiyor. Ayrıca Gökhan Gündüz’e ziyaretten gelen saat dijital olduğu için, polar ise kapüşonlu olduğu için verilmedi.

Kırıkkale Hapishanesi’nde Gökhan Gündüz’ün kolu gardiyanlar tarafından kırılmıştı

Kırıkkale F Tipi’nde gardiyanlar, kitap ve görüş kısıtlamasını protesto eden Gökhan Gündüz’ün kolunu kırmıştı.

Olay, 25 Mayıs 2017’de Kırıkkale F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda gerçekleşti. Duruşma nedeniyle adliyeden dönen Gökhan Gündüz ve arkadaşı, hapishanede kitap ve aile görüşü haklarının kısıtlanmasını protesto etmek için kantin önünde oturma eylemi yapmıştı. Bu sırada gardiyanlar, iki mahpusu zorla hücrelerine götürmek istemişti. Gardiyanlar yerden kalkmayan Gökhan Gündüz’ü kollarından tutarak kaldırmaya çalışarak Gündüz’ün kollarını arkaya doğru bükmüştü. Bu sırada Gündüz’ün sol kolu kırılmıştı.

Gardiyanlar, olaya ilişkin soruşturmada verdikleri ifadede suçlamaları kabul etmeyerek “Gökhan Gündüz’ün kolunu biz kırmadık” demişti. Savcılık, ilk soruşturmada takipsizlik kararı vermişti. Ancak Anayasa Mahkemesi (AYM), Gündüz’ün başvurusu üzerine olayın eziyet olduğu yönünde karar vermiş ve kapatılan soruşturmayı yeniden açmıştı. AYM; Gündüz’e 70 bin TL de tazminat ödenmesine de hükmetmişti.

Gazete Yolculuk

What do you think?

10k Points
Upvote Downvote

„Ukrainischer Hulk“: Schwerer Neuzugang für EC Boxpromotion

Spurensuche Gartenschläfer