28 Aralık 2011’de Şırnak Uludere ilçesinde 19’u çocuk 34 kişinin ölümüne neden olan Roboski Katliamı sonrası ‘çocuklarımızı katleden bir sisteme hizmet etmeyiz’ diyere korucular silah bıraktı. Katliamın ardından faillerin değil, katliamın hesabını soranların yargılandığını belirten Encü, yıllar geçse de adalet arayışlarını sürdüreceklerini ifade etti. Silah bırakan bir diğer korucu Ahmet Encü, AKP’nin sınır ötesine yönelik saldırılarına değindi ve her operasyonda çocuklarının bir kez daha katledildiğini kaydetti.
Yıllarca koruculuk yapanlar, katliamda yakınlarını kaybetmesinin ardından silah bıraktı. Bombardımanda çocuklarını kaybeden Süleyman Encü, Ahmet Encü ve Hikmet Encü, katliamın yaşandığı gün silah bıraktı.
KATLİAM GÜNÜ SİLAH BIRAKTI
Mezopotamya Ajansı’ndan Arjin Dilek Öncel ile Zeynep Durgut’un haberine göre, “Çocuklarımızı katleden bir sisteme hizmet etmeyiz” diyerek silah bırakan koruculardan Süleyman Encü, Roboski Katliamı’nda 17 yaşındaki oğlu Cemal Encü’yü kaybetti. Kendilerine koruculuk sisteminin dayatıldığını anlatan Süleyman Encü, katliamın olduğu gün “size hizmet etmeyeceğim” diyerek, silah bıraktığını söyledi. Katliamın tek sorumlu olarak AKP iktidarına işaret eden Encü, o günden bu yana faillerin bulunması için mücadele ettiğini dile getirdi.
‘ADALET ARAYIŞI SÜRECEK’
Katliamın ardından faillerin değil, katliamın hesabını soranların yargılandığını belirten Encü, katliamı protesto ettiği için öğretmen olan oğlu Vahit’in tutuklandığını, serbest bırakıldıktan sonra da ihraç edildiğini söyledi. Yapılan yargılamaları, “Elimizi kolumuzu bağlamak istediler” şeklinde açıklayan Encü, faillerin hesap vereceği güne kadar mücadele edeceklerini söyledi. Bu mücadeleden sonuç olabilmenin tek yolunun AKP iktidarının bir an önce gitmesi olduğunu kaydeden Encü, yıllar geçse de adalet arayışlarını sürdüreceklerini kaydetti.
‘HER OPERASYON ÖLÜM DEMEK’
Türkiye’nin sınır ötesine yönelik operasyonuna dikkat çeken Encü, “Ne zaman top ve silah sesi duysak, aklımıza o gün geliyor. Operasyonlar sürüyor. Her operasyon ölüm demek. Rüyalarımızda bile katliamı görüyoruz. Roboski’den önce Dersim, Halepçe, sonra Silopi, Cizre, İdil ve Nusaybin’de aynı katliamlar oldu. Bu kadar katliam olduğu için Roboskî katliamı unutuldu. 7 aylık çocuklar katledildi. Taybet ananın cenazesi tam 7 gün boyunca sokakta bekletildi. Garibe Gezer cezaevinde yaşamını yitirdi” ifadelerini kullandı.
KDP’YE TEPKİ: YANLIŞ YAPIYORLAR
Silah bırakan bir diğer korucu Ahmet Encü, katliamda 22 yaşındaki Selam Encü’yü kaybetti. 19 yıl koruculuk yapan Encü, “Çocuklarımızı katledenlere nöbet tutamazdım” sözleriyle neden koruculuğu bıraktığını anlattı. AKP’nin sınır ötesine yönelik saldırılarına değinen Encü, her operasyonda çocuklarının bir kez daha katledildiğini ifade etti. Encü, Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) Türkiye’nin saldırılarına dahil olmasına tepki göstererek, “Yanlış yapıyorlar” dedi.
‘FAİLLER YARGILANSIN’
“Tek isteğimiz faillerin yargılanması” diyen Encü, “Mücadele ediyoruz ama failler yargılanmıyor. 10 yıl içinde hayatımızda hiçbir değişiklik olmadı. Aslında yıllar geçtikçe acımız daha da büyüyor. Çünkü her yıl yeni katliamlar oluyor. İnsanlar tutuklanıyor. İktidarda AKP olduğu sürece adaletin geleceğine inanmıyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
ROBOSKÎ SON OLMADI
Silah bırakan 18 yıllık korucu Hikmet Encü de katliamda oğlu Nevzat Encü’yü kaybetti. “Benim oğlumu katledenlerin silahını taşımam. Çocukları katleden bir sistemle yürümem” diyen Encü, Roboski’den sonra sayısız katliamın yaşandığını söyledi. Encü, “Bize yaşatılan çok acıydı. Ne Roboskî ne diğer katliamların failleri bulunmadı. Tüm katliamların kimler tarafından yapıldığını bütün dünya biliyor” şeklinde konuştu.