Polonya-Belarus sınırında göçmen krizi derinleşirken ve binlerce insan dondurucu koşullarda sınırda mahsur kalırken İngiltere, NATO müttefikinin Belarus sınırını güvence altına almak için Polonya’ya asker gönderdi.
Savunma Bakanlığı Cuma günü yaptığı açıklamada, „Belarus sınırında devam eden durumu ele almak için“ Polonya’ya „küçük bir silahlı kuvvetler ekibi“ yerleştirdiğini söyledi. Birleşik Krallık’ın Polonya ile uzun bir dostluk geçmişine sahip ve NATO müttefiki olduğunu belirten Savunma Bakanlığı, „Belarus sınırında devam eden durumu ele almak için nasıl mühendislik desteği sağlayabileceğimizi araştırmak için Polonya hükümetiyle yapılan bir anlaşmanın ardından İngiltere silahlı kuvvetleri personelinden oluşan küçük bir ekip görevlendirildi“ dedi.
Gücün sadece 10 askerden oluştuğu düşünülüyor.
Polonya savunma bakanı Mariusz Blaszczak, İngiliz birliklerinin sınırdaki „çitleri güçlendirmeye“ yardım edeceğini tweetledi.
İngiltere’nin duyurusu, artan insani ve diplomatik kaygılarla birlikte krizdeki gerilimlerin derinleştiği bir başka günde geldi.
Belarus, komşuları tarafından bir göçmen krizini silahlandırmakla suçlanıyor ve Polonya, olayların askeri bir çatışmaya dönüşebileceği konusunda uyardı, Rusya’yı da sınırdaki olayları planlamakla suçladı. Almanya ise, Rusya’ya krizi durdurmaya çalışması çağrısında bulundu. İddia Kremlin tarafından reddedildi.
Cuma günü, Rus uçaklarının Belarus hava sahasında devriye gezmesinden iki gün sonra Belarus ve Rus paraşütçülerinin ortak tatbikat yaptıkları bildirildi.
AB, Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukashenko ve rejimine önümüzdeki haftadan itibaren yeni yaptırımlar uygulamayı düşündüğünü söyledi. NATO Cuma günü teyakkuzda kalacağını söyledi.
Beyaz Saray da artan gerilime alarmla tepki gösterdi. ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris Cuma günü yaptığı açıklamada, ABD’nin sınırdaki olaylar hakkında „çok endişeli“ olduğunu söyledi.
Bu arada Ukrayna, güney Beyaz Rusya sınırına 8 bin 500’den fazla asker ve polis göndereceğini açıkladı.
Polonya-Belarus sınırındaki olaylar, Kiev ile Moskova arasında devam eden askeri çatışmanın daha da kötüleşebileceğine dair süregelen korkuların zemininde gelişiyor.
Yine Cuma günü Türkiye, her ikisi de NATO ortağı olan Varşova ve Ankara arasındaki müzakerelerin ardından Suriyeli, Iraklı ve Yemenlilerin Türk veya Beyaz Rusya havayollarıyla Minsk havaalanına uçmalarını yasaklayacağını duyursa da Türkiye’nin Belarus krizindeki rolü diplomatik ve insani çevrelerde tartışma konusu oldu. Avrupalı politikacılar ve uzmanlar, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı, AB’yi baltalamak amacıyla Lukaşenko ve Rusya Devlet Başkanı Vladmimir Putin ile işbirliği yapmakla suçladı.
Bu haftanın başlarında, Polonya başbakanı Mateusz Morawiecki, Türkiye’yi göçmenlerin ülkesine girmesine izin vermekle suçladı.
İnsanların Minsk’e uçuşlarının engellenmesinin krizi sona erdirip bitirmeyeceği belirsizliğini koruyor. Gözlemciler, yasağın yürürlüğe girmesiyle birlikte İstanbul’dan Moskova’ya uçuşların hızla tükendiğini belirterek, kararlı göçmenlerin Rusya üzerinden Beyaz Rusya’ya ulaşarak yasağı aşabileceklerini öne sürdüler.
Polonya ve Türkiye, şeffaflık, insan hakları ve hukukun üstünlüğü konularında AB ile anlaşmazlık içinde olan sağcı popülistler tarafından yönetiliyor. Bu yılın başlarında Ankara, Varşova’ya gelişmiş savaş uçağı satmak için bir anlaşma imzaladı.
Bu haftanın başında Belarus polisi tarafından Polonya sınırına yaklaşık 2 bin kişi götürüldüğünden, durum bölgesel ve daha büyük güçleri çekerek hızla kötüleşti.
Cuma günü bir genç göçmenin sınırda can verdiği doğrulandı. 14 yaşındaki gencin ölümü Polonya polisi tarafından doğrulandı.
Sınırda en az sekiz kişi öldü, ancak STK’lar sayının çok daha yüksek olabileceğini iddia ediyor.
Sıcaklıklar gece yaklaşık -3C’ye düştü.
Sınırda toplanan göçmenlerin çoğunluğu, Lukaşenko’nun AB’ye yaptırımları konusunda baskı uygulama girişiminin bir parçası olarak Beyaz Rusya’ya çekilen Kürtler.
Blok, Belarus cumhurbaşkanının, geniş çapta kaybettiği düşünülen tartışmalı bir seçimin ardından Ağustos 2020’de muhalefet protestolarını bastırmasının ardından önlemleri uygulamaya koydu.
2 bin kişinin Avrupa Birliği’ne sığınma talebinde bulunduğu tahmin ediliyor ve önümüzdeki günlerde daha fazlası Polonya sınırına gelecek. Göçmenlerin çoğu 10 yaşın altında.