İskoçya’nın Glasgow kentinde düzenlenen COP26 İklim Zirvesi tartışmalar, suçlamalar, restleşmeleri gölgesinde hüsranla sona erdi. Dünyayı adım adım yok oluşa doğru sürükleyen gelişmiş kapitalist ülke liderlerinin büyük bölümünün katıldığı zirvede herkes birbirini suçladı.
Zirvenin son gününde konuşan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, küresel ortalama sıcaklığı 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefine büyük ihtimalle ulaşılamayacağını söylerken pek çok konuda konsensüs sağlansa da hükümetlerin karbonmonoksit salımını yeterli derecede kesme taahhütlerini büyük ihtimalle vermeyeceği kaydedildi.
1,5 DERECELİK SINIRLANDIRMA
Bilim insanları, küresel ortalama sıcaklık artışını sanayi devrimi öncesine kıyasla 1,5 dereceyle sınırlamanın, insanlığın iklim krizinin en kötü sonuçlarından kaçınması anlamına geleceğini söylüyor.
2015’te Paris’te düzenlenen iklim değişikliği zirvesinde, dünya liderleri karbon salımındaki kesintilerle sıcaklık artışını 1,5 ila 2 dereceyle sınırlamayı taahhüt etmişlerdi. Son tahminlerse artışın 2,7 derece olacağını gösteriyor.
Guterres, hükümetlerin bir yandan fosil yakıtlara yatırım yaparken, bir yandan da karbon salımında kesinti yapmayı vaat etmesinin anlamsız olduğunu söyledi. Genel Sekreter „Fosil yakıt endüstirisi hala trilyonlarca sübvansiyon alırken, verilen sözler boş geliyor“ dedi.
BÜYÜK GÜÇLER SABOTE EDİYOR
Glasgow’da şu ana dek yapılan duyuruları „yeterli olmaktan uzak“ diye tanımlayan Guterres ayrıca „Ne yapılması gerektiğini biliyoruz“ diye de ekledi. Eski İrlanda Cumhurbaşkanı ve iklim konusundaki üst düzey siyasi liderlerden oluşan bir grubun lideri Mary Robinson da, dünyanın bazı en büyük karbon salan ülkelerini, COP26’da daha etkin bir eylem planını kabul etmek için yapılan tüm girişimleri sabote etmekle suçladı.
Robinson, Rusya ve Suudi Arabistan’ın nihai anlaşmada aşamalı olarak kömürü terk etmek ya da hükümetlerin fosil yakıtlara sübvansiyonu azaltmasına herhangi bir atıfı engellemek için çok uğraştığını belirtti.
ABD VE ÇİN SÖZÜNÜ TUTMUYOR
Bir grup ülke önceki gün petrol ve doğalgaz üretimini aşamalı olarak durdurmak için bir ittifak kurdu. Danimarka ve Kosta Rika’nın önderliğindeki Petrol ve Doğalgaz’ın Ötesi İttifakı Fransa, Galler ve İrlanda’dan oluşuyor. Ancak Birleşik Krallık bu ittifaka dahil değil.
Bu arada, Gana, Etiyopya, Bangladeş ve Tuvalu’dan temsilciler, COP26’da ilerleme sağlanamamasından ABD’yi sorumlu tuttu. Açıklamada ABD’nin iklim değişikliğinin finansı konusunda en yoksul ve tehdide en açık ülkelerin kaygılarını dikkate almadığı savunuldu.
Aktivistler ve siyasetçiler, ABD ve Çin’in sıcaklık artışını 1,5 derecenin altında tutmaya çalışacakları yönündeki açıklamalarını temkinli bir iyimserlikle karşılarken her iki ülkenin de somut adımlar atması gerektiği vurguladı. Öte yandan 2023’te düzenlenecek 28. BM İklim Değişikliği Konferansı „COP28″e ev sahipliği yapacak ülke ise Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) oldu.