Çin Halk Cumhuriyeti’nin Erbil Başkonsolosu Ni Ruchi, Çin ile Kürdistan Bölgesi arasındaki siyasi ilişkilerin gelişmesine odaklandıklarını söyledi.
Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı’nın Başkan Neçirvan Barzani’yi ülkeye davet ettiğini hatırlatan Ruchi, “Kürtler ve Çinliler birbirine dostça yaklaşıyor ve bu yüzden Pekin Üniversitesi’nde Kürtçe bölümü açtık. Çinli gençler şu anda Kürtlerle konuşabilmek için Kürtçe öğreniyor” dedi.
Çin’in Kürdistan Bölgesi ile ticaret hacminin yıldan yıla büyüdüğüne dikkat çeken Ni Ruchi, Çin hükümetinin Erbil’e 200 bin doz koronavirüs aşısı göndermeye karar verdiğini bildirdi.
Ni Ruchi, “Her yıl daha fazla Kürt gencinin bu burslara başvurmasını ve daha fazla gencinin Çin’e giderek üniversitelerimizde okumasını umuyoruz” diye konuştu.
Çinli Başkonsolos Ni Ruchi, Rûdaw TV’de yayınlanan söyleşide Rêbaz Ali’nin sorularını yanıtladı.
Rûdaw: Sayın Ni, bu fırsat için çok teşekkür ederim!
Ni Ruchi: Teşekkürler Sayın Rêbaz.
Rûdaw: Hoş geldiniz. Röportajımıza bu soruyla başlamak istiyorum. 2014 yılında Erbil’deki Çin konsolosluğunun açılışı sırasında, dönemin Başbakanı ve şimdi Kürdistan Bölgesi Başkanı Sayın Neçirvan Barzani, bu konsolosluğunun açılışının Çin ile Kürdistan Bölgesi arasındaki kültürel, ekonomik ve siyasi ilişkilerin başlangıcı olduğunu söyledi. Şimdi bu ilişkilerin seviyesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ni Ruchi: Evet, bildiğiniz gibi 1 Ekim Çin’in milli günü. 1 Ekim, Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 72. yıl dönümü. Bu nedenle, bu röportajı da fırsat bilerek Çin ile Kürdistan Bölgesi arasındaki ilişkilerde yaşanan gelişmeler hakkında bazı bilgiler paylaşmak değerlendirmek istiyorum. Ayrıca size Çin’in son 72 yılda elde ettiği kazanımların kısa bir özetini anlatmak istiyorum. Sorunuza ilişkin; Çin ve Kürt halkı Asyalı halklar kategorisine giriyor. Uzun bir medeniyet tarihimiz var. Aramızdaki alışveriş 2000 yıl önce İpek Yolu üzerinden başladı. Konsolosluğun açılmasından önce, Çinli şirketler savaştan sonra Kürdistan Bölgesi’nin yeniden inşasına katılmak için Kürdistan Bölgesi’ne geldi. 2014 yılında Çin hükümeti, biraz önce bahsettiğiniz gibi Erbil’de bir başkonsolosluk açtı. Açılış vesilesiyle, dönemin Kürdistan Bölgesi Hükümeti Başkanı Sayın Neçirvan Barzani törene katıldı ve Çin’in Erbil Başkonsolosluğu’nun açılışını memnuniyetle karşıladıklarını söyledi.
2014 yılında IŞİD’e karşı savaşın başlamasıyla birlikte zorlu bir süreç yaşandı. Çin hükümetinin IŞİD’e karşı mücadelesinde Kürdistan Bölgesi’ne tam destek verdiğini göstermek amacıyla konsolosluğumuz açtık. O dönemden beri iki taraf arasındaki işbirliği gelişti. Mesela siyaseten o zamanlar dış ilişkiler ofisinden sorumlu olan ve şimdi Sayın Başkan Neçirvan Barzani’nin danışmanı olan Sayın Falah Mustafa’yı Çin’e davet ettik. Kürdistan Bölgesi valileri, eski Irak Başbakanı Adil Abdulmahdi ile birlikte Çin’i de ziyaret etti. Ayrıca Çin’den Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi Uluslararası İlişkiler Bakan Yardımcısı Sayın Lee Jon, Covid-19 salgınından önce Kürdistan Bölgesi’ni ziyaret etti. Birkaç Kürt partisinden yoldaşlarını Çin’i ziyaret etmeye ve Çin’deki kurslara katılmaya davet etti.
Rûdaw: Fakat, Sayın Ni, iki taraf arasında üst düzey siyasi ilişkiler olmaması, Çin’in Kürdistan Bölgesi ile ilişkilerini sadece ekonomik ilişkiler sevyesinde tutmak istediği ve Fransa, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa ülkelerinin aksine Kürdistan Bölgesi ile iyi siyasi ilişkilere sahip olmak istemediği hissi veriyor. Bu konuda ne diyorsunuz?
Ni Ruchi: Gerçekten de Çin ile Kürdistan Bölgesi arasındaki siyasi ilişkilerin geliştirilmesine odaklanıyoruz. Kürdistan Bölgesi valilerinden oluşan bir heyet ile siyasi parti heyetlerinin yanı sıra Sayın Felah Mustafa’nın da Çin’i ziyaret ettiğinden bahsettim. Buna ek olarak, yüksek siyasi delegasyonlar düzeyinde birkaç ziyaret düzenlemeyi planladık, ancak koronavirüs saldını yayılması nedeniyle bu ziyaretleri askıya aldık. Umarım koronavirüs salgını bittikten sonra bu ilişkilere başlarız.
Rûdaw: Başkan Neçirvan Barzani’nin Çin’i ziyaret etmesi için davet edildiğini biliyorum? Ziyaret neden gerçekleşmedi? Bu da Covid-19 yüzünden miydi? Sizce ziyaret ne zaman gerçekleşecek?
Ni Ruchi: Sanırım Başbakan Yardımcısı Sayın Lee Jon, Kürdistan Bölgesi’ni ziyaret ettiğinde Kürdistan Demokrat Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sayın Neçirvan Barzani’yi Çin’e davet etti. Bu yıl, Çin Komünist Partisi’nin kuruluşunun yüzüncü yılı. Kürdistan Bölgesi’ndeki çeşitli partilerden çok sayıda tebrik mesajı aldık. Temmuz ayı başlarında, Kürdistan Bölgesi’ndeki birçok parti, Çin Komünist Partisi ve dünya parti liderlerinin zirvesine katıldı. Bunlar şu ana kadar olan siyasi ilişkiler. Ekonomi ve ekonomik ilişkiler konusuna da gelmek istiyorum.
Rûdaw: Ekonomi konusuna sonra değinelim. Şimdi Kürdistan Bölgesi’nin Çin temsilciliği hakkında bir soru sormak istiyorum. Kürdistan Bölgesi Çin’de temsilcilik açmak için çalışıyor mu? Varsa Kürdistan Bölgesi’nin çabaları nereye kadar ulaştı? Çin, Kürdistan Bölgesi’nin Pekin’de temsilcilik açmasını kabul etti mi?
Ni Ruchi: Kürdistan Bölgesi’nin de Çin ile ilişkilerini güçlendirmek istediğine inanıyorum. Bildiğim kadarıyla Çin’de bir ofis açma planları var ve bunu memnuniyetle karşılıyoruz. Tam bilgiler bize ulaşır ulaşmaz gerekli adımları atacağız.
Rûdaw: Siz bunu onayladınız mı? Çin, bu temsilciliğin açılmasını onayladığını belirtti mi?
Ni Ruchi: Henüz bize ulaşan bir şey yok.
Rûdaw: Size ulaşmadı. Sizce bu ne zaman olacak?
Ni Ruchi: Bu, Kürdistan Bölgesi Hükümeti’nin kararına bağlı.
Rûdaw: Peki, Çin ile Kürdistan Bölgesi arasındaki ticari ilişkileri nasıl değerlendiriyorsunuz, bir gelişme görüyor musunuz?
Ni Ruchi: İki taraf arasındaki ekonomik işbirliği ile ilgili olarak; Çinli şirketlerin bir süredir Kürdistan Bölgesi’nde faaliyet gösterdiğinden bahsetmiştim. Şu anda Kürdistan Bölgesi’nde bin 200’den fazla Çinli çalışıyor. Elbette bu sayı Covid-19 salgınından önce daha yüksekti. Covid-19’dan önce burada 2 binden fazla Çinli çalışıyordu. Birçok Kürt işadamı da Çin’de yaşıyor ve çalışıyor. Rakamsal olarak ticaret hacminin ne kadar olduğunu bilmiyorum ama sanırım Çin ile Kürdistan Bölgesi arasındaki ticaret rakamları oldukça yüksek.
Rûdaw: Yükselişte mi? Örneğin, bu yıl oran geçen yıldan daha mı yüksek?
Ni Ruchi: Evet. Alışverişin yıldan yıla arttığını gördük.
Rûdaw: Kürdistan Bölgesi’nde Çin’in dikkattini çeken en önemli ekonomik alan hangisidir?
Ni Ruchi: Her iki tarafın da ekonomik olarak üzerinde çalışabileceği birçok alan olduğuna inanıyorum. Son yıllarda Çinli şirketler Kürdistan’da birkaç çimento fabrikası kurdu. Stil ve geri dönüşüm tesisleri ayrı. Gaz ve petrol arama çalışmalarına da katıldık. Ulaşım projeleri üzerinde de çalıştık. Ayrıca şimdi her iki taraf da Happy City gibi daha büyük projeler üzerinde müzakere yapıyor; bölgenin ve Ortadoğu’nun en büyük kültür ve turizm merkezlerinden biri olması bekleniyor. Ayrıca iki taraf, su kaynakları, elektrik ve petrol rafinerileri ve diğer birçok proje ile ilgili çeşitli projelerde işbirliğini tartışıyor.
Rûdaw: Sizce hangi proje diğerlerinden daha önemli?
Ni Ruchi: Tüm projeler her iki taraf için de önemlidir. Her iki taraf için de faydalı. Bu yıl bir Covid-19’a rağmen online olarak üç online pazarlama projesi gerçekleştirdik. Her iki taraftan 300’den fazla şirket katıldı. Bu çevrimiçi toplantılardan şirketler arasındaki ticaret değeri 30 milyon dolara ulaştı. Bu sadece bu yıl için.
Rûdaw: Yani Kürdistan Bölgesi şirketleri Çin’den 30 milyon dolar değerinde mal mı aldı?
Ni Ruchi: Evet, 30 milyon dolar değerinde.
Rûdaw: Peki bu malların ne olduğunu bilkiyor musuuz?
Ni Ruchi: Her türlü mal. Evet. Ayrıca bu yıl şu ana kadar Çin’de 99 Kürt hükümet yetkilisine eğitim verdik. Katılımcılar 39 farklı eğitim kursuna katıldı.
Rûdaw: Daha sonra bu konuya gelmek istiyorum, ancak şimdi petrol ile ilgili konuşmak istiyorum. Irak Birleşik Arap Emirlikleri ile Suudi Arabistan’dan sonra Çin için petrol tedarik eden üçüncü ülke. Çin Kürdistan Bölgesi’nden de petrol alacak mı?
Ni Ruchi: Kürdistan Bölgesi’nden doğrudan petrol alıp almadığımıza ilişkin bir bilgiye sahip değilim. Biz petrolü Irak’ın ulusal petrol şirketi olan SOMO’dan alıyoruz. Sanırım Kürdistan Bölgesi’nin petrolü de onun içinde.
Rûdaw: Fakat doğrudan satın almıyorsunuz?
Ni Ruchi: Hayır.
Rûdaw: Çinli şirketlerin Kürdistan’da da petrol endüstrisinde çalıştığını söylediniz. Özellikle petrol endüstrisinin hangi alanlarında çalıştığınıza dair bir bilginiz var mı?
Ni Ruchi: Kürdistan Bölgesi’nde petrol sektöründe üç büyük Çinli şirket faaliyet gösteriyor. Bunlardan biri Kürdistan Bölgesi’ndeki Taq Taq petrol sahasında faaliyetlerini sürdürüyor. Şu anda Kürdistan Bölgesi’nden günde 50.000 varil petrol üretiyor. Diğer şirketler ise biri sondaj çalışmalarında diğeri ise Rus Rose Neft şirketi ile çalışıyor. Şu ana kadar 50 kuyunda çalışma yürütüldü. Rose Neft ile çalışan başka bir şirketimiz daha var. O da Kürdistan Bölgesi’nde petrol sahalarında sondaj ve arama çalışmaları yürütüyor.
Rûdaw: Covid-19 salgını konusuna gelelim. Elimizdeki bilgilere göre, Çin Kürdistan Bölgesi’ne yaklaşık 1.5 milyon maske ve 140 bin doz aşı temin etti. Bu konuda Kürdistan Bölgesine daha fazla yardım yapmayı düşünüyor musunuz?
Ni Ruchi: Size çok güzel bir haber vermek istiyorum; Geçtiğimiz hafta Çin hükümeti Kürdistan Bölgesi’ne daha fazla aşı yardımı yapacağını açıkladı. Yaklaşık 200 doz aşı gönderilecek.
Rûdaw: Önceki sefer gönderdiklerinden daha çok!
Ni Ruchi: Evet, geçtiğimiz 2 yılda Covid-19 salgını nedeniyle aramızdaki işbirliği çok fazla zorlukla karşı karşıya kaldı. Ancak zor zamanlar dostane ilişkilerimizi daha da güçlendirdi. Geçtiğimiz yıl Mart ayında Covid-19 salgını Kürdistan Bölgesi’nde yayılmaya başlayınca Çin hükümetinin salgınla mücadele kapsamında ivedilikle yardım ulaştırmaya başladığını biliyorsunuz. Kürdistan Bölgesi’ne çok sayıda anti-virüs kiti ve sağlık malzemesi bağışladık. 1.5 milyon maske, eldiven, kit ve korunma elbisesinden oluşan yardım paketlerini Kürdistan’a ulaştırdık. Bu yıl mart ayında Çin Kürdistan Bölgesi’ne aşı ulaştıran ilk ülke oldu. Şu ana kadar 3 kez Kürdistan Bölgesi’ne aşı yardımında bulunduk. Sizin de ifade ettiğiniz gibi, 140 doz aşıyı Kürdistan Bölgesi’ne ulaştırdık. Çünkü ortak çabalar sayesinde dostane ilişkimiz derinleşti.
Rûdaw: Beyjing Üniversitesinde Kürtçe bölümü var, Çin vatandaşları neden Kürtçe öğrenmek istiyor. Kürtçe bölümünün açılmasının sebebi nedir?
Ni Ruchi: Benim görüşüme göre, her iki halkın yaklaşımı karşılıklı olarak dostanedir. Dil de birbirini anlamak ve tartışmak için önemli bir araçtır. Bu nedenle Beyjing Üniversitesi’nde Kürtçe bölümü açtık. Çinli gençler Kürt halkı ile daha iyi anlaşabilmek ve işbirliğini daha fazla güçlendirmek için Kürtçe öğreniyorlar.
Rûdaw: Siz aynı zamanda Kürdistan Bölgesi’ndeki öğrencilerinin Çin’de okuması için burs da veriyorsunuz. Elimdeki bilgilere göre 15 kontenjan ayırdınız. Burs sistemi nasıl çalışıyor ve kontenjan sayısını arttırmayı düşünüyor musunuz?
Ni Ruchi: Doğrusu her yıl her yıl öğrencilere burs veriyoruz. Çin hükümeti Kürt gençlerine burs veriyor. Bu yıl 15 Kürt gencine burs vereceğiz. Kürdistan Bölgesi Yüksek Öğrenim Bakanlığı ile işbirliği yapıyoruz. Önümüzdeki yılda verilecek burslarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Kürt gençlerinin daha fazla burs almaları için talepte bulunmalarını daha fazla Kürt gencinin Çin’deki üniversitelerde eğitim almalarını umuyoruz.
Rûdaw: Happy City projesinden bahsedelim! Bu proje nasıl ilerliyor? Projenin biterse Kürdistan Bölgesi ekonomisine nasıl bir katkı sunacak sizce?
Ni Ruchi: Happy City (Mutlu Şehir) projesi bir kültür ve turizm projesidir. Bu çok büyük bir proje. Ortadoğu’nun en büyük turizm projelerinden biri olacak. Şu anda Çinli şirketler Kürdistan Bölgesi’ndeki çeşitli bakanlıklarla çalışmakla meşgul. Kürdistan Bölgesi Hükümeti de bu projeyi destekliyor. Umarım proje çok yakında başlar. Bu projenin ardından Erbil, Ortadoğu’nun başlıca turistik yerlerinden biri haline gelecek. Proje, bölge halkına 8 binden fazla iş imkanı sağlayacak. Diğer ülkelerden de birçok turisti buraya çekecek.
Rûdaw: Peki, Erbil’de Savila Mall adında bir projeniz var ki daha çok China Town’a benziyor. Bu proje New York City ve San Francisco’daki China Town projesinin bir benzeri mi olacak yoksa farklı bir şey mi ve ne zaman bitecek?
Ni Ruchi: Savila Mall projesinin başladığını mutlulukla belirtmek istiyorum ve bu yılın başlarında temel atma törenine katıldım. Binanın inşaatı devam etmektedir. Savila Mall, Çin’in ticaret merkezi olacak. Tamamlandığında 200 Çinli firma gelip o binada ofislerini açacak. Kürt şirketlerinin artık Çin mallarını görmek için Çin’e gitmesine gerek kalmayacak. Çin malları o alışveriş merkezinde sergilenecek. Sorunuza gelecek olursak; sanırım bu proje New York ve Washington ve diğer şehirlerdeki China Town’dan çok daha küçük olacak. Ama bence Washington ve New York’taki China Town’ın bir benzerini burada inşa etmek için iyi bir başlangıç.
Rûdaw: Pek iyi. Kürdistan Bölgesi’nde bazı hükümet yetkililerini kurslarda eğittiğinizden bahsettiniz. Bu kurslara kimlerin katıldığını söyleyebilir misiniz?
Ni Ruchi: Kürdistan Bölgesi’ndeki hükümet yetkilileri için her yıl bir dizi eğitim kursu açıyoruz. Sadece bu yıl Kürdistan Bölgesi Yönetimi’nden 99 yetkilinin 39 farklı eğitime katıldığından bahsetmiştim. Birkaç farklı eğitim kursu, örneğin iletişim, tarım, sanayi ve yüksek öğrenim seviyesinin geliştirilmesi ve diğer birkaç alanda. Önümüzdeki yıl daha fazla kurs açmayı planlıyoruz. Kuşkusuz bu yıl kursların çoğu online idi. Umarım gelecek yıl salgın sona erdiğinde onları Çin’e davet ederiz.
Rûdaw: Çin hükümetinin, Çin Halk Cumhuriyeti’nin Kürdistan Bölgesi’ne yönelik gelecek planları ve projeleri nelerdir?
Ni Ruchi: Şimdi ikili işbirliğinden bahsedeceğiz. Zaman yetersizliğinden dolayı iki taraf arasındaki tüm işbirliği alanlarını anlatamayacağım. Aslında, bizim açımızdan bir şeyleri yapmak, sözle söylemekten daha yeğdir. Çinliler sonuç odaklı ve yapıcıdır. Daha fazla iş yapmak istiyoruz. Gelecekte virüse karşı kendini savunma ekipmanı sağlayarak ve elimizden gelen en iyi şekilde insani yardımlarla Kürdistan Bölgesi’ne destek vermeye devam edeceğiz. Bölgeye şu anda karşı karşıya oldukları zorlukları aşmalarına yardımcı olmak ve ekonomik büyümenin rayına girmesi ve hayatın normalleşmesi için yardımda bulunacağız. Bölgede huzur ve sağlık güvencesi için. Ayrıca bu salgın döneminde çevrimiçi toplantılarla ve belirli araçlar aracılığıyla ikili alışverişi geliştirdik. Salgından sonra tüm seviyelerde ikili ziyaretler başlatacağız. Siyasi, ticari ve medya heyetlerini Çin’i ziyaret etmeye ve Çin’i kendi gözleriyle görmeye davet edeceğiz. Ayrıca Selahaddin Üniversitesi’ndeki Çince dil bölümünü genişletmeyi planlıyoruz. Bence karşılıklı çabalar sayesinde dostluğumuz gelecekte derinleşecektir.
Rûdaw: Biz de ümit ediyoruz. Çok teşekkürler.
Ni Ruchi: Teşekküler.