in

Uzun Saçlı Dev Adamın Tek Filmi ve Yönetmeni

Yeni yılın ilk günlerinde sizleri zamanda yolculuğa davet ediyor ve 1975 yılında çekilip vizyona girmiş olan Baba Bizi Eversene filmine konuk olalım diyorum.

Baba Bizi Eversene film afişi
Baba Bizi Eversene film afişi

Benim için bu filmin, iki önemli unsuru var biri Barış Manço’nun ilk ve tek filmi olma özelliği diğeri de yönetmeni Oksal Pekmezoğlu’nun kişiliği… Herikisi de benim için özel olan insanlardı. Yaşadıkları sürece belli bir nam salmış olan bu iki insanın aynı projede yer almış olması benim için heyacan verici.

Şöyle ki; benim de ilk dublaj yönetmenliğim, 1986 yılında, Oksal Pekmezoğlu’nun yönetmiş olduğu 39.Basamak filmiyle başlar .. Ahh Oksal ağabey, ne enerjik bir insandın küçücük yaşımda koca filmi bana güvenerek emanet etmiş, her şeyin hatta bizzat dublajın içinde bulunup, benim dublaj yönetmeni olarak kabul görmemi sağlamıştın. Gözüpek ve cesaretli bir yönetmendin.

Sinema sahne sanatları içinde en riskli grup içindedir. Tiyatro canlı olsa da izleyiciyi ikna edersiniz. Sinema kusuru affetmez.. Tüm kadro ama en çok başrol seçimi önemlidir. Yapımcı önemlidir daha da önemlisi projeye inanmaktır. Tam da bu etmenler biraraya gelmiş ve müzik de ortalığı kasıp kavuran Anadolu Rock tarzının sultanı olan uzun saçlı dev adamı beyazperdeye ikna edip oynatan Oksal Pekmezoğlu olmuştur. Tüm hüzzam eserlere inat gibi… Oksal ağabey hep, hüzzam şarkıların tutkunuydu.
Barış Manço ise müzik dehası… Sadece müzisyen değil iyi de bir oyuncu olduğunu bu tek filmiyle de ispatlamış. Keşke daha çok yapımda yer alsaymış. Çocukluğumuz, gençliğimiz, onun unutulmaz eserleriyle dolu. Dünya seyyahı gerçekten saçları kadar, ilginç kıyafetleri ve yüzükleriyle, müziğiyle bir dünya sanatkarı, zamansız vefatının ardından, benim gibi kimbilir kaç kişi hastanelik olup serum yemiştir acaba? Bana en ağır gelen ölüm haberlerinden biridir Barış Manço’nun ani ölümü..

Söz “Baba Bizi Everse“ filminde… Şahane müzikleriyle, güçlü bir yapım şirketi Erman Film imzasıyla vizyona giren film, tipik zengin kız fakir oğlan aşkının müzikle harmanlanmasıyla hareketli, komik, cıvıl cıvıl bir aile filmi kıvamında zamanına göre teknolojinin en üst düzeyinde sinemada yerini almış tabii Oksal Pekmezoğlu yönetmenliğinde.. Bu filmde Barış Manço’yu sadece şarkılarının seslendirmesinde değil kendisini konuşma becerisinde de ustalığını konuşturmuş olarak görüyoruz. İşte bu onun sanatının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

70’li yıllarda Yeşilçam oyuncularının en şöhretlileri kendini konuşabilme yetisini gösterememişken ilk filminde kendini konuşabilen Barış Manço’nun başarısı görmezden gelinemez. Bu fırsat filmin yönetmeni tarafından Barış’a verilmiştir. O zamanlar seslendirme (dublaj) 5-6 gün sürerdi. Çoğunlukla tiyatrocuların seslendirdiği filmlerde kendini konuşabilen ya da konuşması kabul edilen çok az oyuncu vardır ki bunlardan biri de Barış Manço olmuş. Bir mikrofona 10 kişinin birden konuştuğu makara sistemi dediğimiz seslendirme günlerinde zoru başarmış Barış Manço.

Görülüyor ki Oksal Pekmezoğlu dublaj yönetmenini Barış’ın kendini konuşması konusunda da ikna etmiş. Stüdyoda seslendirme esnasında müziklerin de yerleştirmesini düşünürsek teknik olarak günlerce çalışıldığını anlarız.

Barış Manço sinema oyunculuğuna devam etse kimbilir sinemada neler olurdu? Filmin dublaj yönetmeni jenerikte yazmadığı için bilemiyorum, ses mühendisi Necip Sarıcıoğlı, senaryo Ahmet Üstel, kamera ise Kenan Kurt’a ait filmin müzikleri doğal olarak Barış Manço imzalı. Diyalog dili gayet doğal olan filmin, müziklerle uyumu da gözden kaçmıyor.

Tatlı bir komediyle sinema tarihine giren Baba Bizi Eversene filmi Barış Manço’nun ilk ve tek filmi olsa da bir çok Yeşilçam emektarıyla bezeli suya sabuna dokunmayan bir salon filmi de diyebiliriz..

Yönetmen Oksal Pekmezoğu

Oksal Pekmezoğlu ve Barış Manço’nun yolları bu filmle iyi ki kesişmiş.. Sinema serüveni 1963’te “Aşkım ve Günahım“ adlı filmle başlayan ve “Kimin Eli Kimin Cebinde“ filmiyle 2000 yılına kadar süren Oksal Pekmezoğlu, filmlerinde hep aynı coşku ve fedakarlıkla çalışmış, mesleğine aşık bir insandı ve yeniliklere hep açıktı ve ugulayıcıydı. 2004 yılında kaybettiğimiz Oksal ağabeyi saygıyla anıyorum.

Uzun Saçlı Dev Adam ise hep kalbimizde, müziğiyle, ozanlığıyla, on parmağında on marifet Barış Manço’ya derin sevgi ve saygıyla…

Eserleri yaşayanlar ölümsüzdür ya, sizlerde öylesiniz ve anıldıkça yaşıyorsunuz, yaşayacaksınız!

Tüm Almanyalılar okurlarını sevgiyle selamlıyor ve güzel bir yıl diliyorum.

Saygılarımla.

What do you think?

10k Points
Upvote Downvote
9 kere Leyla film afişi

DEĞERSİZLEŞTİRMEK Mİ? MERAKLANDIRMAK MI?

MÜNİR ÖZKUL VE SIRRI GÜLTEKİN

İKİ YAKIN ARKADAŞ